YORUM | M. NEDİM HAZAR
Carl Philipp Gottlieb von Clausewitz (1780-1831) yalnızca bir komutan değil, mühim bir entelektüeldi de.
Bu Prusyalı generalin yazdığı “Savaş Üzerine” isimli enfes bir kitap vardır ve burada şöyle der, “Savaş siyasetin başka yollardan devamıdır.”
“Bir yangını başlatmak elinizde olabilir ama bitirmek size bağlı değildir,” gibi bir cümle vardı kim söylemişti hatırlamıyorum.
Savaş için de benzeri şeyler söylenmiştir.
BU YAZIYI YOUTUBE’TA İZLEYEBİLİRSİNİZ ⤵️
Perinçek’in piri Mao Zedung ünlü kitabı “Yangını Ben Başlattım”da , “Enginleri fethetme ruhuna sahip değilseniz, Marksizm-Leninizm’i öğrenmeye kalkmak çok tehlikelidir,” derken ideolojilerin temelinde yer alan işgal ve yayılmacılığa vurgu yapar.
Avrupa (Başta Almanya ve Yunanistan) birkaç günden beri Erdoğan’ın generallerine verdiği ama generaller tarafından reddedilen bir emrin yankısıyla çalkalanıyor.
Die Welt gazetesi geçtiğimiz Salı günü “Erdoğan’ın hesaplanmış savaşı” başlıklı bir kulis haber yayınladı.
Haberde Erdoğan’ın generallerden bir yunan gemisini batırmasını istediği ancak komutanların bunu reddettiği yazıyordu. Çok eskiden değil geçen hafta yaşanan diyalogdan sonra bir talepte daha bulunuyor Erdoğan: “Gemiyi batırmadınız, hiç olmazsa bir uçak düşürün.” Ancak bunu da reddediyor generaller.
Damat Bey her ne kadar ekonomi şahlanıyor, hep beraber uçuyoruz filan diyorsa da Türk ekonomisinin tarihinin en karanlık dönemini yaşadığı artık sır değil. Türkiye her an iflas bayrağı çekecek bir taşra bakkalı gibi. Borç gırtlağa dayanmış, raflar bomboş, müşteri yok. Kira ağır, elektrik su faturaları ödenmiyor vs.
Suriye meselesinin bidayetini hatırlayın. Hakan Fidan o taraftan bizim tarafa birkaç füze yollayıp savaşı başlatacak eylem yapabileceğini söylemişti.
Bu nedenle Erdoğan’ın ülkedeki tıkanıklığını unutturmak ve süre kazanmak için bir savaş istediği tahmin ediliyor. Böyle bir hamle hemen hiç kimse için sürpriz olmayacaktır.
Bir belgeselde ünlü faşist diktatör Mussolini’nin, “Ekonomi zorlanıyor, işsizlik artıyor, memnuniyetsizlik yayılıyordu. Sonra aklıma harika bir fikir geldi: Savaşmak…” dediğini işitmiştim.
Dolayısıyla Erdoğan’dan herhangi bir maraz çıkarmamasını beklemek şaşırtıcı olacaktır. İnsanların şaşırması gereken şey Erdoğan’ın barış dili kullanması olmalıdır.
Ancak meselenin çok daha mühim bir boyutu var kanaatimce.
Haberin yayınlandığı gazete havuz medyası gibi, dakikada üç beş yalan üfleyen iktidar bülteni filan değil. Bu haberden bir gün sonra Bloomberg’de yayınlanan bir yorumdan da anlaşılacağı üzere böyle bir emir ve reddediş yaşanmış.
Esas soru şu olmalı:
Die Welt gazetesine bu bilgi nasıl ulaştırıldı?
Amerikan ya da herhangi bir Avrupa istihbarat birimlerinin yaptığı ortam dinlemesi mi (ki Almanya ve Hollanda’nın bu konuda aktif olduğu biliniyor ve bizzat Erdoğan tarafından kabul edilmişti), yoksa Türk ordusu içinden birilerinin haberi sızdırması mı?
Artık ‘fetö fütö’ de diyemeyecekleri için benim şahsi kanaatim ikinci ihtimal.
Ordunun içindeki Avrasyacı kliğin Erdoğan’ı zor duruma düşürmek için bir hamle yapmış olması yüksek ihtimal.
Erdoğan böyle bir emir verdi mi, yoksa ordunun içindeki birilerinin mi uydurması, verdiyse bu haberi kim Alman medyasına uçurdu bunlar hep merak konusu.
Ancak esas korkutucu olan ise Erdoğan’ın savaş arzusunu artık gemleyememesi.
Bir yangın çıkarmak istiyor ve mümkün mertebe kontrol edebileceği bir yangın olmasını istiyor Erdoğan.
Ancak tarihte böyle bir örnek yok.
Yangın bir başlarsa ne tarafa yayılacağı ve ne kadar büyüyebileceğini çıkaranlar bile tahmin edemez.
Allah masumları korusun!