Dünden bugüne; bitirme planları hiç bitmedi!

İDRİS GÜRSOY | YORUM

Tek parti, Milli Şef dönemi. 1943 yılı Ağustos ayının son günlerinde Nur talebelerine yönelik bir operasyon başlatıldı. Türkiye’nin her tarafından 126 insan tutuklandı. Said Nursi ve talebeleri Denizli Hapishanesi’ne sevk edildi. Evlerde ele geçirilen kitaplara, risalelere el kondu. Kurban tefsirlerinde suç unsuru arandı!

Bilirkişilerin hazırladığı menfi rapora Bediüzzman, “İlim ehli değiller.” gerekçesiyle itiraz etti. Mahkeme, adildi; dini ilimlere vakıf yeni bilirkişiler tayin ederek yeni bir rapor hazırlattı. Risalelerde “suç” bulunamadı.

15 Haziran 1944’te Denizli Ağır Ceza Mahkemesi, Bediüzzaman ve talebelerinin beraatına karar verdi. Bu bir hukuk zaferiydi. Ama keyfi uygulamalar sürecekti. Yeni planlar devreye sokuldu.

Bütün talebeleri tahliye edilip evlerine dönerken Bediüzzaman, Denizli’de alıkondu. 47 gün bir otelde kaldı, kimse ile görüştürülmedi. Sonunda Ankara’dan gelen kanunsuz emirle, Afyon Emirdağ’ına sürgün edildi.

Kur’an müfessiri, Emirdağ’da ağır tecrit ve baskı altındaydı. Kimse ile görüşmesine izin yoktu. Tarihçe-i Hayatta, anlatıyor: “Emirdağ’da on gün içinde Afyon Valisi ve Emniyet müdürü ve cumhuriyet savcısı 5 defa ilçeye geldi. Onu takip edenlere ilave 5 polis hafiyesi daha görevlendirildi. Kaldığım evin üzerinden sürekli helikopter uçuruluyordu.“

Bununla da yetinilmedi. Postaneye mektuplarının müsadere edilmesi emri verildi.
Evine baskın yapıldı, kapı kırılarak içeri girildi, kitapları yerlere atıldı. Kılık kıyafetine karışıldı. Zorla şapka giydirilmek istendi. Başındaki sarık çıkarılarak elleri kelepçeli sokaklarda dolaştırılması düşünülüyordu.

Peki amaçları neydi?

Bediüzzaman’a göre; baskılarla, tahrik edilecek, “Şeyh Said ve Menemen hadisesinin on misli bir hadise çıkarılacaktı.”

Ancak başaramadılar.

Said Nursi, kanunsuz ve keyfi bütün baskılara dayandı; “Biz bütün kuvvetimizle anarşiliğe bir seddi Zülkarneyn gibi bir seddi Kurani tesisine çalışıyoruz.“ diyordu. Ömrünü Kur’an hizmetinde geçirdi.

Dünden bugüne bitirme planları ise hiç bitmedi…

Türkiye'de bu haberi engelsiz paylaşmak için aşağıdaki linki kopyalayınız👇

21 YORUMLAR

  1. Ama neticesinde Osmanlıyı yıkanlar, yani halkı bozanlar aynı faaliyetlere devam etmektedir.

    hep bin bir değişik kılıkla karşımıza çıkıyorlar. Bu şeytanlar hep sağdan yaklaşıyor

    Bediuzzaman ve Mehmet Akif gibi insanlar bile ittiatçıların yanında bir müddet yer almışlardır

    • O zaman Hz Muhammed daha tehlikeli değil mi?

      Herkesi kendi niyeti ve yaptıkları ilgilendirir mensuplarıyla o kişi arasında bir suç bağlantısı kurmak için amaç niyet ve konu birliği gerekir.

      Toplum olarak hukuk ve eğitimden uzak olduğumuz için tüm dünyamız algılar ve hırslarımızdan ibarettir.Bu güzel bir örnek. Said Nursi’nin hayatının onda birini okumuş bir kişi bu değerlendirmenin onda birini yapmaz. Ama algı yok mu herşeyi beş paralık eder.

      Yazık bu toplum iflah olmaz. Tarih boyunca da olmamış. Ümitle bakacak hiçbir şey göremiyorum. Bu topraklar gerçekten lanetlenmiş gibi zulüm üretiyor. Artık konuşmaktan midem bulanıyor. Ne kadar seviyesiz bir topluma düştük yahu!

  2. Nuriş Manav,Nuriş Kasap,Nuriş Hırdavat,Nuriş Tuhafiye,Nuriş Bakkaliye,Nuriş Züccaciye,Nuriş Pastanesi,Nuriş Müteahhitlik,Nuriş Emlak,Nuriş Tüpgaz,Nuriş Nakliyat vdg.nice NURİŞ Düzenbazı salakların bu adamlar dindar bunlardan zarar gelmez yalanıyla köşe oldu.

      • Ne fikir üretmiş.Kaç acı,yetimi,yoksulu doyurmuş.Kaç kişiyi yuva sahibi yapmış.İnsanı anlamlı ,değerli kılan hasletler bunlar.Kalan yapılanlar içeriği ne olursa olsun.Kıytırıktan tayyare!

  3. Yahu arkadaşlar sivrisineklerin dedikodusunu yapmaktan bıkmıyor musunuz? Bataklık nerede diye hiç merak etmiyor musunuz?

    Bu kadar zulüm asırlardır nasıl devam ediyor diye hiç düşünmüyor musunuz?

    Hz Osman dönemi cahiliyeye dönüşün başlangıcıdır. Hz Ali 6 yıl bu kafayla mücadele etmiş ama toplum Hz Ali gibilerinden çok uzak olduğu için Muaviye ile cahiliyet tekrar dirilmiştir.

    Ceketin düğmesini yanlış iliklediğimiz yer hep birlikte budur! Şimdi başımıza gelenler neden geldi deyip duruyoruz! Yahu bunların hepsini birlikte biz yaptık neye gocunuyoruz?

    Gelin önce hatamızı kabul edelim, sonra pişman olduğumuzu ilan edelim sonra Allah’tan af insanlardan özür dileyelim. Belki o zaman tarihi tersine çevirmek için Allah bir fırsat veririr diye düşünüyorum.

    Selam ve saygılar sunarım…

    • Abdurrahman bey kardesim, Muaviye nin elbette epey yanlislari vardir ama cahiliyye tekrar dirilmistir cok abartili ve bilimsel olmayan bir ifade.. yani eger dusunce üretimine bir katkıda bulunmak istiyorsanız ilk önce bu kadar sivri keskin ifadeler kullanmayı bırakmalısınız. mesela cahiliyyenin bazı alışkanlıkları , bir kısım düşünceleri dirilmiştir gibi kısmilik ifade eden cümleler kullanmalısınız..
      Başka bir husus ise Emeviler her ne kadar siyasi olarak çok baskıcı olsalar bile, ilmi çalışmalara, düşünce hürriyetine pek etkileri olamamıştır. Asıl düşünce üstünde baskı Abbasiler döneminde olmuştur.. bu fark önemsiz gibi görünse de, epey önemlidir.
      Allah dininin sahibidir ve bu din sanki sadece 30 sene yaşayabildi, aslında 1415 dir yaşanmıyor gibi bir kapıya çıkan sizin yaklaşımınız Allah hakkında sui zan içeriyor. Bunun ilmi isbatı ise:
      İslam dünyası sadece Ortadogu dan ibaret değildir ki????!!!!
      Abbasiler Ortadogu da düşünce hürriyetini baskılarken, Enduluste Afrıka da Maveraunnehr de özgürlük mevcuttur ve din çağın şartlarına göre yorumlanıp yaşanabilmektedir..
      Turkıyedeki fasık idareye yada cemaatın basındakı seffaflıktan yoksun cagı yakalayamayan ıdarecılere olan haklı gazabınızı tüm İslam tarihine yaymaktan sakının..
      daha çok şey söylenebilir ama burada ancak bu kadar oluyor

      • Salih bey merhaba

        Muaviye’nin sahabe kimliğini kutsallaştırma yani putlaştırma alışkanlığını bırakın bence. Ayrıca Bir idareci veya devletin kendisi zalim ise bu kişinin veya devletin şöyle iyi yanları da vardı yaklaşımının hiçbir değeri yoktur. Neden mi? Bir idareci ya da devletin olmazsa olmaz ilk özelliği adalet sıfatıdır. Bu sıfatı taşımamak o kişi veya devleti bizim açımızdan tartışma konusunda sıfırla çarpmak demektir. Bunu daha iyi anlamanız için örneği basitleştireyim: Peygamberin ilk ve olmazsa olmaz sıfatı yalan söylememesidir. Eğer iğne ucu kadar yalanı varsa o kişinin tüm vasıfları en üst düzeyde bile olsa tartışma konumuz açısından o kişi sıfır demektir. Konu bu Salih bey siz olayın fatkında değilsiniz. Bana ne Muaviye’nin veya Emevilerin yaptığı hizmetlerden! Siz tartışma konusunun farkında değilsiniz. Bilmem ne kadar insanın hidayetine vesile olabilirsiniz ama kasten bir müminin ölümüne sebep olursanız ebediyen cehennmden çıkamazsınız. İşte devlet yönetimi böyle bir meslektir.

        Mahşerde Muaviye’nin ve avanesinin ne halde olduğunu görünce o zaman anlayacaksınız ama iş işten geçmiş olacak. Siz Tayyip Erdoğan’ın yaptığı din hizmetlerini az mı sanıyorsunuz? Cumhuriyet tarihini toplasanız devletin toplam döneminde dinî hizmetleri mukayese edemezsiniz sorun Hayrettin Karaman’a öğrenin teferruatını isterseniz. ama öbür tarafta bu adamların halini görünce tartışma konusunun bu olmadığını göreceksiniz. Akp liler de işte tıpkı sizin yaptığınız hatayı yapıyor bizim tarih boyunca yaptığımız hata gibi.

  4. Yorum yazanların geneline bakarsak sanki Aydınlık, Cumhuriyet okurları buraya dolusmus gibi.. Burada bu tür yorumlar görmek insanı üzüyor. Iyi niyetli olduğuna inanmak istediğim bir yorumcu da Ustad’a neredeyse Ittihatçılik yakıştırıyor. Üstad’in ittihatçıligi Ittihad-i İslam içindi, Ittihad ve Terakki cemiyeti için değil.

    • Mahmut bey siz bırakın insanları kendi işinize bakın. Kim ne isterse onu söylesin size ne buraya kimin dolduğundan. Bizim tarih boyunca bu refleks sebebiyle nasıl şirk rejmi kurduğumuzu hala anlayamadınız mı? Devleti bunun için tanrı yapıp ötekilerden korunmak için onu ebed müddet tapınmaya beslenmesi için her türlü kellenin uçmasına fetva ürettik.

      Siz adam gibi bir fikir söyleyin üfürükçüler varsın toplansın… hepsi toz olup gider. Ama kendimize ait fikrimiz yok bizim başkalarından korkmaktan fikir üretemez bir toplumuz başından beri. Bunun için muhafazakarlık denilen kraldan fazla kralcı şirk sistemi üretip devleti de bu sistemin tanrısı yaptık hala farkında değiliz. Yahu istemeyen inanmaz isteyen inanır bize ne ya! Allah’ın dininin koruyucusu biz miyiz Allah mı?

      Herkes işine baksa Alaman usulü başımıza bunca bela gelir miydi? Biz hala aynı nakarat devam ediyoruz insanları bölüm bölüm ayrıştırmaya…!

      • Dandini Dandini dasdana danalar girmiş bostana.Kov bostancı danayı
        Yemesin lahanayı..
        manda yuva yapmış erik dalına
        Yavrusunu sinek kapmış.Gördünmü,?

    • Siz hangi komitesiniz Allah aşkına hizmet komitesi mi?

      İnsanların kim olduğunu fişleme komitesi mi? Fikir üretmek yerine fikirleri yok etme komitesi mi? Yahu utan mıyor musunuz şu halinizden? Kendinize bakın kendinize bırakın insanlarla uğraşıp dedikodu üretmeyi!

YORUM YAZIN

Lütfen yorumunuzu yazın
Lütfen isminizi girin