Dolar hiç 7 bin 500 lira olmadı

HABER-ANALİZ | SEMİH ARDIÇ

 

Bir konuşmasında Moğol İmparatoru Cengiz Han’ın ölümünden 16 sene sonrasına tekabül eden 1243’te Anadolu’yu işgal ettiğini belirten Adalet ve Kalkınma Partisi (AKP) lideri ve Reis-i Cumhur Recep Tayyip Erdoğan döviz kurlarının tarihçesinden bahsederken yine hatalı bilgiler serdetti.

Erdoğan, kendince doların Ekim ayından beri Türk Lirası’na mukabil yüzde 20’ye yakın kıymet kazanmasında endişe edilecek bir hal olmadığını ispat etmeye çalışırken, “Döviz kurlarında suni şişkinlik var. ‘Kur şöyle arttı böyle arttı.’ Bütün bunları konuşuyorsunuz da 1 doların 7 bin 500 liralara çıktığı günleri niye konuşmuyorsunuz?” ifadelerini kullandı.

ERDOĞAN İKTİDARA GELDİĞİNDE DOLAR 1,67 TL

Hakikaten şaşırmamak elde değil. Doların gün içinde bile yüzde 2 inip çıktığı esnada bu sözleri sarf edebilen Erdoğan güya iktisadî tablonun hayli parlak olduğundan dem vuruyor. Bunu yaparken de eski kötü günlerden haberler veriyor.

Maalesef Erdoğan’a verilen malumat baştan sona hatalı. İktisat tarihinde ABD doları hiç 7 bin 500 lira olmadı. TL’den 2005’te altı sıfır atıldığı için eski ve yeni rakamlar karıştırılabiliyor. AKP’nin iktidara geldiği 4 Kasım 2002’de 1 ABD Doları, 1,67 TL idi. Dolar bugün 3,90 TL. 1,50 TL seviyelerine 2001 krizinde tırmanan dolar, Mayıs 2013’e kadar 2 TL’nin altında seyretmişti. Son dört senedir TL’deki erime yüzde 80’i aştı.

EVET, FAİZLER YÜZDE 7 BİN 500 OLDU

Erdoğan’a verilen notlarda 7 bin 500 lira ifadesi dolarla beraber geçiyorsa vay Türkiye’nin haline. Külliyen hatalı bir bilgiye devletin bir numarası tarafından atıf yapılıyorsa üçüncü şahısların buna yaklaşımı hiç de lehimize olmaz. Hal-i hazırda Türkiye’nin resmî verilerinin batıda yerden yere vuruluyor olması sebepsiz değil.

Devlet adına hareket eden memur da Reis-i Cumhur da bin düşünüp bir konuşmalıdır. Yazılı olmayan beyanlar için de geçerli bir düsturun günü birlik siyaset uğruna çiğnenmesi resmî verilere duyulan itimadı sarsar.

Türkiye’de 7 bin 500’leri gören bir kalem var. O da Hazine’nin borçlanma maliyetidir. 2001 krizinin en hararetli günlerinde Hazine’nin yüzde 7 binlere varan faiz ödeyerek borç bulabildiğini kastediyor.

Faizin o devirde yükselmesinin sebebi tıpkı bugünkü gibi döviz kurlarında görülen afakî artıştı. Dolar Şubat 2001’de 1,5 TL’ye fırlayınca Hazine de para bulmakta zorlanmıştı. Yüzde 7 bin 500 ifadesi faiz için kullanılsaydı herhangi bir itirazım olmazdı.

DOLARDA REKOR AKP’DE: 3,9830 TL

Dolar bahsinde ille de bir rekordan bahsedilecekse o rekor 3,9830 TL ile Erdoğan’ın liderliğini yaptığı AKP’ye aittir. O rekor 22 Kasım 2017 Çarşamba günü kırılmıştır.

Dile kolay! Doların maliyeti son bir ayda 50 kuruşa yakın artıyorsa 434,2 milyar dolar dış borcu olan bir ekonomide herkesin endişelenmesi lazım gelir. Endişelenenlerin başında da Reis-i Cumhur olmalıdır.

Esnaftan memura her kesimin alım gücünü yüzde 20’ye yakın eriten devalüasyonu, kelime/rakam oyunları veya siyasî gaflarla geçiştirmek ekonominin bağışıklık sistemini tamamen çökertebilir.

Elinde parası olanlar gününü gün ederken bütçede aslan payı (66 milyar lira) faiz ödemelerine ayrılıyor. Türkiye’nin faiz cephesinde de değişen birşey yok.  AKP’nin 15 senelik devr-i iktidarında faiz ödemeleri 180 milyar doları buldu.

DÖVİZ BAĞIMLILIĞI HAD SAFHADA

“Faize karşıyım?” demekle faiz sıfırlanmıyor. Tutarlı, makul ve kalıcı adımlar atmadan ekonomiyi kasıp kavuran döviz bağımlılığına son verilemez. Bağımlılığın mânâsı gayet açık: Yüksek faiz, yüksek enflasyon ve yüksek işsizliğe mukabil halkın refahının azalmasıdır.

Cari açığa bir de hukuk ve demokrasi açığı ilave olunmuşsa artık ‘hasta adam’ diye nitelendirilen Türkiye ekonomisinin ayağa kalkma ihtimali de yok denecek kadar azalmıştır.

Temennim o ki Erdoğan’ın, “Doların 7 bin 500 lira olduğu günleri ne çabuk unuttunuz.” sözlerinin sürç-i lisan olduğu ilan edilir ve bu hicap veren pişkinliğe son verilir.

Akabinde de hükûmet, ekonominin kurtuluş reçetesini esastan müzakere etmeye başlarsa millet bir nebze nefes alabilir.

Maalesef ufukta böyle bir emare görünmüyor.

Türkiye'de bu haberi engelsiz paylaşmak için aşağıdaki linki kopyalayınız👇

1 YORUM

  1. “Hadi oradan, hangi “alim müsveddelerinden” ders aldıysanız esas siz yanlış biliyorsunuz. Ilkokul mezunu birinin ardınca gitmekten birşey olmaz. Bakın üniversite mezunu bir halife var; hem de iktisat mezunu. Onun ardınca gidin. Tarihi, ekonomiyi ondan öğrenin. Sözlerindeki hikmeti anlayın. Bakın yazıyorum: Dolar, Moğal İmparatoru Cengiz Han’ın, 1243 yılında Anadolu işgal ettiği tarihte 7.500 TL idi”.
    Not: Laf aramızda gerçekten de Ali Bulaç beye bu kadar zulmedilmesinin ardında bu adamın cehaletiyle ilgili anlattığı meşhur bahis olduğundan endişe ediyorum…

YORUM YAZIN

Lütfen yorumunuzu yazın
Lütfen isminizi girin