Din, siyaset ve biat: Ali Erbaş’ın hediyesi ne anlatıyor?

AHMET KURUCAN | YORUM

Rıfat Börekçi, Şerafettin Yaltkaya, A. Hamdi Akseki, Eyüp Sabri Hayırlıoğlu, Ömer Nasuhi Bilmen, Hasan Hüsnü Erdem, M. Tevfik Gerçeker, İbrahim Bedreddin Elmalılı, Ali Rıza Hakses, Lütfi Doğan, Dr. Lütfi Doğan, Süleyman Ateş, Tayyar Altınkulaç, M. Sait Yazıcıoğlu, Mehmet Nuri Yılmaz, Ali Bardakoğlu, Mehmet Görmez ve Ali Erbaş…

1924’den bugüne Diyanet İşleri Başkanlığı yapmış kişilerin isimleri bunlar. Tam 18 kişi. İlginçtir Lütfi Doğan’dan itibaren 9’unun başkanlığını yaşadım. Her iki Lütfi Doğan’da çocuk denecek yaşlardaydım ama diğerlerinde genç ve yetişkin bir insandım.

Konu ne dediğinizi duyar gibiyim. Hemen söyleyeyim, Diyanet İşleri Başkanlarının ve başkanlığının siyasi irade karşısında duruşu. Hayatta olmadığım dönem başkanları hakkındaki okumalarım, 9 başkan dönemindeki gözlemlerim bana şunu söyletiyor; Mehmet Görmez ve Ali Erbaş hariç hemen hepsi de bu ikisi ile mukayese edilemeyecek ölçüde siyasi iradeye karşı dik bir duruş sergilemişler. Dinin, ilmin ve şahsiyetlerinin izzet ve şerefini korumuşlar.

Neden Görmez ve Erbaş hariç? Görmez ile alakalı başkanlığı döneminde çok yazılar yazdım. Arşivde kayıtlı. Ali Erbaş’a ve günümüze gelelim. Bir kaç gün önce Diyanet İşleri Başkanlığı ve Türkiye Diyanet Vakfı tarafından düzenlenen 8.Uluslararası İyilik Ödülleri töreninde Ali Erbaş, Cumhurbaşkanı Erdoğan’a Fetih Suresi 10. ayetin celî sülüs hat sanatıyla yazılmış tablosunu hediye etti.

Ne var bunda diyebilirsiniz? Çok şey var. Zaten çok şey olmasaydı kamuoyunda tartışmalara medar olmazdı. Ayetin mealini vereyim; bakalım siz de çok şey olup olmadığı görecek ve benim ‘çok şey var’ yorumuma katılacak mısınız?

“Muhakkak ki sana biat edenler ancak Allah’a biat etmektedirler. Allah’ın eli onların ellerinin üzerindedir. Kim ahdini bozarsa, ancak kendi aleyhine bozmuş olur. Kim de Allah ile olan ahdine vefa gösterirse Allah ona büyük bir mukâfat verecektir.”

Hudeybiye sonrası nazil olan bu ayet Hz. Peygamber’e (sas) biatın Allah’a biat olduğunu, O’nun inayet elinin sözlerinde sadık olan sahabenin üzerine olacağını, Efendimiz ile ahdini bozanların aslında Allah ile ahdini bozmuş olacakları, bozmayanlara ise Allah’ın büyük mükafatlar vereceğini anlatıyor.

Ne diyorsunuz? Çok şey yok mu? Kamuoyu eleştirmiş bunu ve Diyanet İşleri rahatsız olmuş! Olmaz mı? Bu ayetin yazılı olduğu tablo Cumhurbaşkanı’na verilince insanların aklına çeşitli soruların gelmesi normal değil mi?

Başka bir hediye verilemez miydi? İlla celî sülüs hattıyla yazılan bir ayet hediye edilecekse mesela Nisa suresi 135 ayet verilemez miydi? Ne diyor ayet: “Ey Müminler! Kendinizin, ana-babanızın veya akrabalarınızın aleyhine de olsa, bütün gücünüz ve samimiyetinizle hep adalet ve hakkaniyetten yana olun.”

Bu ayet hediye olarak verilseydi yaşanan Türkiye gerçeklerine daha uygun bir mesaj verilmiş olmaz mıydı? Bence daha iyi olurdu. Ya sizce?

Nitekim kamuoyundaki eleştiriler karşısında Diyanet dayanamamış bir açıklama yapmış. Ben de mutlaka bir açıklama yaparlar zannıyla bu yazıyı bilerek geciktirdim zaten. Ne diyor bakın açıklamada: “Kur’an’la hemhal olmayan ve ayetlerin anlamını bilmeyenler, bu ilahi mesajı çarpıtmaya çalışmış olmalı. Ancak bu ayeti bağlamından kopararak yorumlayan hiçbir ilim adamı bugüne kadar çıkmamıştır. Eğer eleştiri ayetin anlamına yönelikse, bu, cehaletin korkunç bir tezahürüdür. Bu kadar açık bir mesaj taşıyan ayetin, anlamsız tartışmalara malzeme edilmesi, ülkemizin düşünsel geleceği açısından endişe vericidir.”

Üzerime alındım bu açıklamaya ve hemen cevap vereyim; Kur’an ile hemhâliz elhamdülillah. Ayetin anlamını da biliyoruz, nüzul sebebini de nüzul ortamını da, maksadını da, verdiği evrensel mesajı da. İlahi mesajı çarpıtmıyoruz, aksine ayetin lafzının taşımış olduğu anlam ile bunun hediye olarak verilmesindeki illeti ve hikmeti anlamaya çalışıyoruz. Bağlamından da koparmıyoruz. Hz. Peygamber ile Erdoğan aynı menzileye konuyor hükmünü de vermiyoruz ama sormadan da edemiyoruz. Hayır, eleştiri ayetin anlamına yönelik değil, ayetin maksadı ve verdiği mesaj ile siyasi irade arasındaki irtibata yönelik kuşkuya yönelik. Nitekim Erbaş’ın bu ayeti seçme sebebinin yakında dolacak olan başkanlık süresini uzatmaya yönelik olacağı söylendi piyasada. ‘Biatımı tazeliyorum, beni yeniden seç demek istiyor’ denildi. Mesajı bu kadar açık olan ayeti anlamsız tartışmalara konu edinen sizlersiniz. Ortada bir şey yok iken kamuoyu bunu tartışmaya açmış değil. Siz sebebiyet verdiniz ama yaptığınız açıklamada da soruların tartışmalara açıklık kazandıracak bir şey söylemiş değilsiniz.

Erbaş’a ve bu hediyenin seçiminde rolü olan Diyanet personeline birkaç cümle etmek istiyorum. Farkındasınız, değilsiniz bilemem; kalbinizin derinliklerine vakıf değilim. Niyetinizi okuyamam ama açıkça ifade edeyim ki bu tavrınızla biat ayeti diye de bilinen ayeti siyasetin lehine olacak şekilde araçsallaştırıyor ve dini istismar ediyorsunuz.

Erdoğan’dan bağımsız olarak söylüyorum, hiçbir siyasi lider peygamber değildir. Dolayısıyla siyasi iradeye biat ile Hz. Peygamber’e ve Allah’a biatı karıştırmayınız. Karıştırırsanız -ki nitekim karıştırdınız- devlet yetkililerini ve devleti putlaştırmış olursunuz. Zaten son 15 yıllık performansınız bunu gösteriyor. Halbuki Diyanet’in görevi siyasi iradeden bağımsız olarak İslami değerleri halka anlatmak, ahlakın, adaletin ve hakkaniyetin savunucusu olmaktır. Siyasete arka çıkmak, siyasi liderleri kutsamak değil.

Yapmayın. Tarihe ibret nazarıyla bakın. Alimlerin sultanı olun, sultanların alimi değil. Tarih sultanların alimi olanları sayfalarında eleştirel dil kullanarak anıyor. Onları İslam dininin siyasallaşmasına katkı sağlayan kara bir leke olarak görüyor. Ne olur şu üç günlük dünyanızda İslam dinine kıymayın. Ayetleri ve hadisleri siyasete kurban etmeyin. Dini, koltuğunuza kalkan yapmayın. Siyasiler zaten bu asırlardır yapıyor, bari siz onlara yalakalım yaparak onların değirmenine su taşımayın. Aksine engellemeye çalışın. Kaldı ki vazifeniz bu zaten.

Umarım bir sonraki programda Erdoğan’a, Nisa suresi 135 ayeti celî sülüs hattıyla yazılı tablosunu hediye edersiniz….

YORUM YAZIN

Lütfen yorumunuzu yazın
Lütfen isminizi girin