ENSAR NUR | TR724 HABER
Dubai’de düzenlenen 28’inci Birleşmiş Milletler iklim zirvesinde (COP28), aralarında Birleşik Krallık, Fransa ve Amerika Birleşik Devletleri’nin de bulunduğu 22 ülke fosil enerji kullanımını azaltarak 2050’ye kadar nükleer enerji kapasitesini üçe katlama sözü verdi.
The New York Times’ın zirveden aktardığına göre ülkeler, nükleer enerjinin karbon emisyonlarını sıfıra indirme konusunda kritik olduğunu belirterek bu kararı aldı.
Nükleer enerji destekçileri, Amerika’da elektriğin yüzde 18’ini sağlayan nükleer enerjinin rüzgar ve güneş enerjisiyle temiz ve güvenli bir tamamlayıcı olduğunu söylüyor.
Nükleer enerji kapasitesinin üçe katlanması, aynı zamanda başta Avrupa olmak üzere pek çok ülkenin Rusya petrol ve gazına olan bağımlılığını azaltması hedefini de taşıyor.
En büyük engel ise nükleer enerji santrallerinin artan maliyeti. Nükleer kapasitenin artırılması ciddi yatırımlar gerektirecek. Joe Biden’ın iklim elçisi John Kerry ise, nükleer yatırım için kullanılabilecek “trilyonlarca dolar” olduğunu söyledi ve ekledi: “bilim gösterdi ki 2050’de net sıfır emisyona nükleer olmadan ulaşılamaz.”
Uluslararası Enerji Ajansı’nın geçen yıl yayınlanan raporuna göre, nükleer enerji karbon salımı yapmadığı için 2015’te belirlenen Paris Anlaşması hedefleri doğrultusunda kritik bir rol oynayabilir.
Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron, nükleer enerjinin, küçük modüler reaktörleri de içeren, iklim değişikliğiyle mücadele çabalarında “vazgeçilmez bir çözüm” olduğunu söyledi. Fransa, nükleer enerjinin en büyük üreticisi olarak, elektriğinin yaklaşık yüzde 70’ini nükleer santrallerden elde ediyor.
2017’den bu yana inşa edilmeye başlanan 31 reaktörün 4’ü hariç hepsi Rusya veya Çin tarafından tasarlandı. Çin’in 2030’a kadar en önde gelen nükleer enerji üreticisi olması bekleniyor. Öte yandan Almanya, son 3 nükleer santralini de bu yıl kapattı.
Nükleer kapasite, özellikle 1980’lerde Avrupa ve Kuzey Amerika’da arttı, ancak 1979’daki Three Mile Island ve 1986’daki Çernobil kazalarından sonra sonraki yıllarda keskin bir düşüş yaşandı.
