Kahramanmaraş’ta, hakim babasının defalarca istismarına maruz kaldığını anlatan 11 yaşındaki A.K.’nın davasında skandal bir karar daha alındı. Gazeteci Erk Acarer’in paylaşımına göre mahkeme, anneye ‘tedbir’ kararı alarak hakim babayı korumaya aldı. Acarer, söz konusu kararı, “Anneye tedbir kararı! Babasının tecavüzüne uğradığını anlatan 11 yaşındaki A.K’nin ‘Babamı istemiyorum’ çığlıklarını duymuştunuz. Baba Ş.K. Adana’da hakim. Bugün anneye, aleyhine Adana Aile Mahkemesince çocuğa koruma kararı iletildi. Sahi ne yapıyorsunuz?” ifadeleriyle paylaştı.
Babası tarafından istismar edildiği iddia edilen çocuğun, “Babama gideceğime buradan atlarım” diyerek ağladığı görüntüler, sosyal medyada geniş yankı uyandırmıştı. İddialarla ilgili çocuğun doktor olan annesi Aynur Erzengin, yıllardır oğlunun öz babası tarafından istismara uğrağını söyledi. Elinde 6 farklı cinsel istismar raporu olmasına rağmen çocuğun mahkemenin çocuğun velayetini babasına verdiğini belirten Dr. Erzengin, şunları anlatmıştı:
2 YAŞINDAN BERİ İSTİSMAR EDİYOR
“Oğlum 2 yaşındayken babasının ona karşı olan hareketlerinden rahatsız oldum. Daha önce kız çocuklarına tavrı da beni rahatsız etmişti. Bu davranışlardan dolayı kendisinden ayrıldım. 9 yıldır ayrıyız. Ayrıldığımızda mahkeme oğlumun velayetini bana verdi. Mahkeme oğlumun 7 yaşına kadar babanın yanına yatılı gitmeyeceğini yönünde karar verdi. Ancak bu adam, Ankara Yargıtay’da kararı bozdurdu. Karar bozulunca da oğlum 2 yaşından beri babanın yanına yatılı gitmeye başladı. Ancak babadan döndüğünde çok hırçın oluyordu, küçük olduğu için bir şey de anlatamıyordu. Sürekli huysuzluk hali vardı. Bu 6 yaşına kadar devam etti.”
OĞLUM PSİKYATRA KORKUNÇ ŞEYLER ANLATTI
“Oğlum 6 yaşına geldiğinde babasının yaptıklarını anlattı. Hemen oğlumu psikiyatriste götürdüm. Doktor oğlumun çok berbat şeyler anlattığını söyledi. Doktor beni Çocuk İzleme Merkezi’ne yönlendirdi. O yıllarda Kahramanmaraş’ta Çocuk İzleme Merkezi olmadığı için savcılığa şikayette bulundum. Oğlumun da, Adli Tıp Kurumu’na sevk edilmesini istedim ancak kabul edilmedi. İstismarı ispatlamak için oğlumu İstanbul Tıp Fakültesi’ne getirdim ve orada 15 gün boyunca oğlumu incelediler. ‘Babanın çocuğa uygunsuz davranışları vardır’ diye istimara uğradığına dair rapor verildi.
RAPOR ALDIĞIM İÇİN CEZA YEDİM
“Oğlumun babanın yanına tek gitmemesi için dava açmamı söylediler. Dava açtım ancak savcılık raporu kendim aldığım için kabul etmedi. Üzerine ‘Seni sevk etmeden kendin gitmişsin, dosya kapatıldı’ denildi ve kendim raporu aldığım için 35 bin TL tazminat cezası verildi ve şu an maaşımdan kesiliyor. Ben de oğlumu o adama vermek istemedim. Görüş günleri geldiğinde oğlumu kaçırdım. Bu süreçte oğlumun babanın yanına tek gitmemesi için bir dava daha açtım. Bu dava devam ederken baba da velayet davası açtı.”
ELİMDE OĞLUMUN İSTİSMAR EDİLDİĞİNE DAİR 6 RAPOR VAR
“Davalar sürerken oğlum ilkokul birinci sınıfa başladı ve rehber öğretmeni de oğlumun çok kötü şeyler anlattığını söyledi. O da oğlumun anlatımlardan yola çıkarak bir rapor düzenledi. Oğlum dört yıldır gördüğü istismar nedeniyle tedavi görüyor. Kötü olansa, bu süre içinde oğlum zorla o adamın yanına götürüldü ve her gittiğinde adam daha baterini yapmış çocuğa.
Çocuğumu ölümle tehdit ediyormuş, ‘Birine anlatırsan seni öldürürüm’ diyormuş. Bunun üzerine bir de Kahramanmaraş Çocuk İzleme Merkezi’ne oğlumu götürdüm. Orası da, istismar edildiğine dair rapor verdi. Elimde oğlumun istismara uğradığına dair altı rapor var.
Tüm bunları dosyanın içine koymama rağmen, tüm evraklara rağmen çocuğun velayeti hakim olan babaya verildi. Verilme gerekçesi de, çocuğu babaya vermemem ve velayeti kötüye kullanmam. Kafayı yemek üzereyim. Adli yönden bir şey yapamıyorum, adam hakim arkası güçlü.”
“Bir defadan bir şey olmaz” diyen o şeref düşkünü sayın yetkili hanımefendiye gönderin; “altı defadan da bir şey olmaz mı?” diye sorun. Belki o bir şeyler yapar…
Ya bu kadar uyraşacağınıza “bu hakim kripto F..çü” deseydiniz şimdiye kadar çoktan kurtulmuştunuz.
Efendim? Yemiyorlar mı?
Evinde bir dolar bulunan adam, o bir doları kokain içmek için kullandığını kriminalde kanıtladığı için “bundan F…çü olmaz” denip bırakılmış mıydı?
“F…cü” deyip içeri attığı adamın bile hanımına kızına yan gözle bakmayacağını biliyorlar mı?
Siz de haklısınız…