HABER-YORUM | SEMİH ARDIÇ
Müteahhit batarsa kurtarır. Milyonlarca dolar-euroya futbolcu transfer eden kulüpler batarsa yine kurtarır.
Çiftçi mazot ve gübre için aldığı kredinin taksitini iki gün geç ödediğinde icraya verir. Kuruluş gayesi ise bambaşka.
Osmanlı Devleti’nden Cumhuriyet’e miras kalan nadide müesseselerden biri olan ve isminden de anlaşılacağı üzere ziraati teşvik etmekle vazifelendirilen bir banka Adalet ve Kalkınma Partisi (AKP) devr-i iktidarında siyasetin çiftliğine dönüştürüldü.
BANKALAR FUTBOL KULÜPLERİNİ KURTARACAK
Toplu Konut İdaresi (TOKİ) müteahhitlerinde batırdığı kredi tutarı milyarlarca TL ile ifade edilen Ziraat Bankası şimdi de batık futbol kulüplerini kurtaracak.
İstanbul Bayrampaşa’da ORA Alışveriş Merkezi’nde batırdığı 270 milyon euronun hesabını vermeden futbola el atıyor. (http://www.tr724.com/orada-donen-dolaplar/)
Türkiye Futbol Federasyonu (TFF) Başkanı Yıldırım Demirören ile Türkiye Bankalar Birliği (TBB) Başkanı Hüseyin Aydın mukaveleye imza attı.
Halen Ziraat Bankası Genel Müdürlüğü vazifesini de ifa eden Aydın ay sonuna kadar başta 4 büyük futbol kulübü olmak üzere gırtlağına kadar borçlu kulüplerden bilançolarını beyan etmelerini istedi.
Bankalar Birliği üyeleri kendi aralarında, “Krizde bu da nereden çıktı şimdi!” dese de yeni Türkiye’de elleri mahkûm.
SARAY’DA KARAR VERİLDİ
Nitekim kurtarma planına Saray’da karar verildi. Ötesi teferruat. TFF Başkanı Demirören, Başkan Recep Tayyip Erdoğan’a “Bizi kurtarın.” talebinde bulunmuştu. Erdoğan da damadı Hazine Bakanı Berat Albayrak ile TBB Başkanı Aydın’a talimat vermişti.
Mütereddit davrananları cesaretlendirmek üzere “tavşan atlet” misyonunu yine Ziraat Bankası üstlenecek.
Batık derken öyle 15-20 milyon TL değil kurtarılacak tutar. Sadece Beşiktaş’ın borcu 2,5 milyar TL.
Fenerbahçe, Galatasaray ve Trabzonspor’un borçları dikkate alındığında 7 miyar TL borç bankaların masasına geri gelecek.
2018 senesinin son 3 aylık rakamları borca dahil edilmedi. Zira bilançolar bu ay sonunda açıklanacak. 4 büyük futbol kulübünün borcunun 10 milyar TL’ye yaklaştığı belirtiliyor.
Avrupa’da sportif başarıdan zerre kadar eser olmadığı bir dönemde borçları bu kadar artıran kulüplerin iyi idare edilemediği aşikâr.
UEFA KURALLARI DA ÇİĞNENDİ
UEFA “Malî Fair Play Kuralları” ile borcun gelire ve öz kaynağa oranına kadar kırmızı çizgiler tespit ettiği halde kulüplerin gelirlerinin 15-20 katı borçlanabilmesini nasıl izah edeceğiz?
Kulüp başkanları ve mali işler müdürlerinin hesap bilmezliği kadar Futbol Federasyonu ile batacağını bile bile o kredilere imza atan bankacıların mesuliyeti yok mu?
Devlet otoritesi nerede? Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu (BDDK) bankaları niye ikaz etmedi?
Madem “kurtarın” demekle bu kadar batık kredi kurtarabiliyorsa futbola gelinceye kadar sanayicileri, esnafları, KOBİ’leri, çiftçilere yardım edilmeliydi.
ZİRAAT BANKASI’NIN BAŞKA İŞİ YOK MU?
Ziraat Bankası’nın kurtarma harekâtında “armada” olarak tayin edilmesi tek kelime ile pişkinliktir. Çiftçi kan ağlıyor. Süt para etmediği için ahırdaki ineğini kesilsin diye mezbahaneye gönderiyor.
Şeker pancarı tarlada kaldı. Zeytin 3 TL bile etmedi. Gübre, mazot, elektrik, ilaç ve tohum derken masrafları yüzde 50-60 zamlandı. Kredi için gittiği Ziraat Bankası şubelerinde yüzüne bakan yok.
ÇİFTÇİYE YOK, ÇİFTLİKSPOR’A NİYE OLMASIN!
Hal böyle iken Ziraat’i evvela Türkiye Kupası maçlarına sponsor yapan AKP şimdi de aynı bankaya kredi borçlarını ödeyemeyen kulüplere can simidi attırıyor.
Çiftçi güğümlerle getirdiği sütleri bankanın önünde döktü sesini duyuramadı. Saman ve tütün balyalarını AKP binalarının önüne saçtı yine olmadı.
Çiftçi deplasmanda boşuna uğraşıyor. Çiftlikspor vb. isimlerle futbol kulübü kursalar onlar da bugün Saray’dan icazetli Ziraat Bankası kurtarma paketine dahil edilmişti.
Üstelik Çiftikspor’un vergi borçları da iki-üç senede bir çekirdek parasına indirilirdi, daha doğrusu affedilirdi.