Anayasa Komisyonu’nda kabul edilen başkanlık sistemini öngören Anayasa değişilkliği görüşmeleri 9 Ocak Pazartesi günü TBMM Genel Kurulunda başlıyor. CHP’nin Parti Meclisi toplantısında ‘TBMM’de direniş’ kararı çıktı. Toplantıda ağırlıklı olarak TBMM Genel Kurulu’nda görüşmelerine başlanacak anayasa değişikliği teklifi konuşuldu. Söz konusu teklifin bir uzlaşma metni olmadığı, “Saraya ferman çıkarma” yetkisi verdiği ifade edildi.
Anayasa değişikliği teklifinin Türkiye’nin terör ve ekonomi başta olmak üzere sorunlarına çözüm olmayacağının halka anlatılması, teklife neden karşı olunduğunun maddeler halinde bilgilendirilmesi kararı alındı. Alan çalışmalarıyla birlikte, milletvekilleri de TBMM’de “direnişlerini” sürdürecek.
“15 Temmuz kontrollü darbe girişiminden sonra, 20 Temmuz’da gerçek darbe yapıldı‘
CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu, Parti Meclisi toplantısından öncesi yaptığı açıklamada ilginç bilgiler verdi. Kılıçdaroğlu, Olağanüstü Hal (OHAL) uygulamasını eleştirirken, “15 Temmuz kontrollü darbe girişiminden sonra, 20 Temmuz’da gerçek darbe yapıldı. 20 Temmuz’u hiç kimsenin unutmaması lazım. Parlamento’dan OHAL yetkisinin alındığı tarihtir.” dedi.
Kılıçdaroğlu, konuşmasında şunları söyledi:
“Anayasalar vatandaşın haklarını güvence altına alır. Yargıyı siyasi otoritenin emrine verirseniz siyasi otoritenin yaptığı işlemleri denetleyecek organ bulamazsınız, çünkü yargı, siyasi otoritenin emrinde olur. Bu aynı zamanda adalet dediğimiz kavramın yıpranmasına neden olur. Aksi halde devlet dediğimiz kurum çökmüş olur. Geldiğimiz nokta budur. Türkiye Cumhuriyeti sıradan bir devlet değildir. Demokrasi, özgürlükler konusunda ağır bedeller ödemiş bir devlettir. Bu anayasa geçerse Türkiye Cumhuriyeti bir parti devletine dönüşecek. Burası Patagonya mı? 15 Temmuz kontrollü darbe girişiminden sonra, 20 Temmuz’da gerçek darbe yapıldı. 20 Temmuz’u kimsenin unutmaması lazım. Parlamento’dan OHAL yetkisinin alındığı tarihtir. 20 Temmuz darbesinden sonra ne oldu, 9 madde halinde bilgilerinize sunuyorum:
1- TBMM, parlamentonun vermediği yetkilerle OHAL kararnameleriyle düzenlenmiş ve düzenlenmeye de devam edilmektedir.
2- Kollektif suç yaratılmış, evrensel hukuk kuralları çiğnenmiş, Türkiye’nin itibarı ile oynanmıştır.
3- Muhalif medya susturulmak istenmiş, hapishanelerinde 150’ye yakın gazeteci ile Türkiye, dünyadaki kara listeye girmiştir.
4- Türkiye Cumhuriyeti tarihinde ilk kez hükümet BM’ye başvurarak adil yargılamayı rafa kaldırdığını, tutuklananlara insanca davranmayacağını, dünyaya ilan etmiştir.
5- Darbe girişiminde bulunanlarla mücadele hukuk zemininden çıkartılmıştır.
6- Türkiye’de kimsenin can ve mal güvenliği yoktur.
7- KHK’larla bilim üretim alanı olan üniversiteler susturulmuştur.
8- Yaratılan atmosfer nedeniyle suçlu suçsuz demeden, araştırmadan hâkim, her önüne geleni tutuklamıştır
9- Türkiye, bir hukuk devleti olmaktan çıkmış, güçler ayrılığı ilkesi fiilen rafa kaldırılmıştır. Türkiye totaliter bir istihbarat devletine dönüşmüştür.
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Tekirdağ’da da “Pazartesi açın televizyonları izleyin, Meclis’teki mücadelemizi göreceksiniz. Bir bedel ödenecekse önce CHP milletvekilleri ödeyecek. Evet oyu verenler Türkiye Cumhuriyeti’ne ihanet edenlerdir.” demişti.
ANKARA BAROSU’NDAN EYLEM
Ankara Barosu’nun çağrısıyla pazartesi günü, siyasi parti, STK ve sendikaların da katılacağı bir eylem düzenleniyor. Eylem saat 13.00’de TBMM Dikmen kapısında başlayacak ve 100’ü yakın STK katılacak.