ARİF ASALIOĞLU | HABER İNCELEME
Fox’ın eski sunucusu ABD’li gazeteci Tucker Carlson’ın Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile iki saatlik röportajı sosyal medyada büyük ilgi gördü. Şu ana kadar 100 milyondan fazla kişi söz konusu röportajı izledi. Aynı zamanda bütün Rusya devlet kanalları detaylı şekilde röportajı verdi. Putin’in anlatımları Rusların takibinde olan sosyal medyada da milyonlarca seyredildi.
Rusya’nın Şubat 2022’de Ukrayna’da başlattığı savaştan bu yana Putin’in batılı bir medya kuruluşuyla yaptığı ilk röportaj olması yönüyle önem arz ediyor. Çok ilgi görmesinin bir sebebi bu zaten. Dolayısı ile röportajın zamanlaması çok iyi düşünülmüş.
Röportaj aynı zamanda Mart ayında yapılacak seçim öncesi Putin adına çok başarılı bir PR çalışması oldu. Putin’in seçim için böyle bir propagandaya ihtiyacı yoktu. Ancak iç kamuoyunun konsolide edilmesi, muhaliflerin ve savaş karşıtlarının ikna edilmesi adına güçlü bir argüman oldu.
Amerikalı bir gazeteci üzerinden bütün Slav halklarına savaşı başlatanın ABD ve Batı olduğu söylenmiş oldu. Kiev yönetiminin arkasında duran Ukraynalılara sopa gösterilirken, desteklemeyen ya da gel-gitler yaşayanlar için ‘biz bir bütünüz, aynı tarihi ve kültürel değerlerin parçasıyız’ mesajı verildi.
Ukrayna halkının içindeki bu iki yapı Kiev’in başını ağrıtan bir durum. Operasyonu yapmakla ne kadar haklı olduklarını anlattı. Batı’yı suçladı ve yüklendi. Batı’nın Rusya’yı stratejik yenilgiye uğratmasının mümkün olmadığını anlamaya başladığını vurguladı.
En önemli vurgulardan birisi Ukrayna’nın güneyi halen Rus ordu birliklerinin hedefinde olduğu ve savaşın uzun süre devam edeceği. Burada gizli bir anlatımla Odesa ve Nikolayev bölgelerine vurgu yapıldı. ll. Ekaterina döneminde alınan yerler denilirken kasıt bu bölgeydi.
Polonya’dan ya da Finlandiya’dan her hangi bir sebeple bir tehdit gelirse ki bu provakasyon sebebiyle de olabilir, Rusya’nın yeni cepheler açmaktan çekinmeyeceği; Putin, operasyonun başladığı sabah anlattığı tarihi argümanları bu röportajın girişinde 30 saniye ya da bir dakika diye tekrar etti ve hatta daha detaylara girdi. 25 dakikalık kısmı bu anlatımla geçti ve bu kısma zihnen hazırlık yapmış ve tarihi belgelerden dosya da hazırlamış zaten.
Putin, başka anlatımlarında da Sovyetler Birliği döneminde yapılan bazı hataları kritik yapmaktan çekinmiyor. Bu röportajda da Lenin ve Stalin’in düşüncelerini reddetmesi önemli. Ukrayna için aldıkları kararları yanlış olarak dillendirdi.
Röportaj esnasında Tucker Carlson’un Rusça bilmemesi anlatılanlardan onu koparmış. Elbetteki tercüme (kulaklık) yoluyla yakalamaya çalıştı ancak geç refleks ortaya koydu ve ara soruların çoğu düşmüş oldu. Yani performansı düşüktü.
Ayrıca bölge hakkında bilgiye sahip olmaması da etki eden bir unsur. Başka bir husus bu röportaj sosyal medyanın gücünü gösterme açısından çok önemli bir örnek. Sadece yönetimlerin sansür makinasının değil, geleneksel medyanın da çöküşüne dair ilginç bir gelişme…
NE HABERE BENZEMİŞ NE İNCELEMYE, ÇALAKALEM OLMUŞ. SANKİ YAZILDI DESİNLER DİYE