İLKER DOĞAN | HABER YORUM
Kahramanmaraş merkezli 7,7 ve 7,6 büyüklüğündeki iki deprem AKP’li Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın bütün planlarını bozdu. O yüzden çok öfkeli ve nefret dolu. Halbuki her şeyi kafasında tasarlamış, bütün senaryoları tekrar tekrar gözden geçirmişti.
Özene bezene hazırlanan simülasyonların hiç birinde on binlerce kişinin hayatını kaybedeceği, 100 binden fazla binanın kullanılmaz hale geleceği bir ‘deprem’ öngörülmemişti. Nereden çıkmıştı ki şimdi bu deprem? (Haşa) Tam seçim arefesinde zamanı mıydı şimdi bunun?
6 Şubat’a kadar her şey tam da ‘planladığı’ gibi gidiyordu… O her şeyi en ince ayrıntısına kadar düşünmüştü aslında.
Doların 18 lirayı aşması üzerine 2021 yılı Aralık ayında KKM uyduruldu ve zaten parası olanlara ‘faiz’ ödendi. Asgari ücret geçtiğimiz yıla göre yüzde 100 artırılarak 8 bin 500 TL’ye çıkarıldı.
“Seçim kaybetsem de yokum.” dediği EYT düzenlemesi bile Meclis’ten geçti. Geçtiğimiz aylarda ‘Cumhuriyet tarihinin en büyük sosyal konut projesi’ duyuruldu. Çiftçilere yönelik kredi destek programı açıklandı.
Kredi ve Yurtlar Kurumu (KYK) öğrenim kredisi borçlarındaki faizler silindi. İcra takibi altındaki vatandaşların icra takibine giren 2 bin lira ve altındaki borçlarıırı tasfiye edileceği açıklandı. Aileler için ‘Aile Destek Programı’ duyuruldu.
SEÇİM HAMLELERİ OY ORANINI ARTIRDI
Bütün bu çalışmalar sonrası 1 yıl önce yüzde 28’lere kadar düşen oy oranı, biraz da muhalefetin ‘katkısıyla’ yeniden yüzde 34’lere kadar çıktı. Ocak ayında yapılan 13 ankette AKP’nin oy oranı yüzde 34 çıkıyordu. Ortağı MHP’nin oy ortalaması yüzde 6,85 olarak ölçülmüştü.
Her şey tam da Erdoğan’ın planladığı gibi gidiyordu. 14 Mayıs’tan hemen önce yapacağı bir kaç hamle ile seçimleri kotaracaktı. Emekli ve memur maaşlarına mesela yüzde 10’luk bir zam neden olmasındı! Ya da asgari ücrete en azından 1.000 TL’lik bir zam düşünülebilirdi.
Ayrıca bir sınır ötesi operasyon tabanı konsolide etmeye yeterdi. Meydanlarda Yunanistan’ı hedef gösterecek, seçime kadar en azından bir kaç defa daha, “Bir gece ansızın, gelebiliriz!” diyerek tehdit edecekti. Meydanlarda ara sıra ABD’ye ve sırası geldikçe de AB’ye kükreyecek, böylece dünya lideri (!) olduğunu seçmenine tekrar tekrar ispat edecekti.
Zaten muhalefet de yoktu; dolasıyla bu adımların ardından oy oranının yüzde 40’lara çıkacağını hesap ediyordu. MHP’yle birlikte yüzde 46-47’yi gördükten sonra gerisi de kolaydı. Kediler trafolara salınacak ve seçim ‘kotarılacaktı’.
DEPREM, ERDOĞAN’IN BÜTÜN FOYASINI DÖKTÜ
Ancak olmadı…
Bir deprem Erdoğan’ı yerle bir etti… Bütün foyasını ortaya döktü. Tek adam rejiminin eli ayağına dolandı. Depremden sonraki ilk iki gün neredeyse hiç bir şey yapılamadı. Çadır dağıtımına bile 3. gün başlandı. İnsanlar günlerce yemek yiyemedi.
Dün itibariyle ölenlerin sayısı 30 bine dayandı. En az 100 bin bina oturulamaz hale geldi. Onbinlerce insan sokaklarda.
Deprem, Erdoğan’a ne kadar ‘aciz’ olduğunu gösterdi; bu yüzden çok öfkeli… Hiç kimse Erdoğan’ı ‘aciz’ gösteremez! Bu yüzden nefret dolu gözlerle bakıyor insanlara, tehdit ediyor.
Erdoğan şimdi yeni ‘tuzaklar’ peşinde. OHAL boşuna çıkarılmadı. Yarınların neler getireceğini hep birlikte göreceğiz.
Moralinin bozuk olduğunu sana mi söyledi? Bence tam tersi iktidardan gitse bile Deprem bölgesine bir senede milyonlarca konut inşaasından kazanacağı parayı düşününce yüzü gülüyordur
Keşke bu yazı yazılmamış olsaydı. Yezitle ilgili bu yazıda bizim bilmediğimiz bir şey yok. Bu yazı bir zamanlar Başbakanlık yapmış bir kifayetsiz muhterisin Ankara gar katliamı için ‘bu bize yaradı’ demesi gibi bir yazı olmuş. Yazdığımız bir yazı ya da söylediğimiz bir söz çoğu zaman bizim kastettiğimiz manadan çok muhatabın anladığı manayı ifade eder. Bilmem ki yanlış mı düşünüyorum.
Gitmeyecekse 2 tane daha deprem daha olsa yine gitmez : gidecekse depreme ne hacet önceki seçim zaten gitmişti . İnsanların tüm milletin bakış açısının düzelmesi lazım .
Müslümanım elhamdülillah diyerek zalimlerin peşinden gidenlerin , demokrasiye inandığını söyleyip tek parti düzenine( farklı düşünceden insanları gözünü kırpmadan asan Tiranlara) aşık kitlelerin aydınlanması şart . Yoksa gider birisi , gelir ötekisi …
Celladına aşık olmuşsa bir millet , ister ezan ister çan dinlet , itiraz etmiyorsa sürü gibi illet , layıktır ona her türlü zillet .
Şerdoğanın bütün planları TIKIR TIKIR işliyor
bir Allahın lutfu olayı daha, sineğin kanadından yağ çıkartıyor
siyasi bir deha(kendi menfaatı adına) kabul edin, her türlü hadiseyi kendisine çevirme kabiliyeti yüksek, dünya yıkılmış milyonlar ölmüş tarumar olmuş umurunda olmadığı gibi zevk duyuyor, haz alıyor.
Dünyanın en büyük inşaat/ hafriyat iş makineleri parkuru olan bir ülkeyiz, Dünya çapında ve Türkiye çapında hertürlü yardımın organize bir şekilde engellendiği, yüz binlerce insanın canlı canlı molozlar altında öldürüldüğü bir durum ortada. Sürekli kaos ortamı oluşturulması, Suriyelilerin hedef gösterilmesi gibi durumlar, Depremin suni olarak Tayyip Şerdoğan tarafından tetiklendiği ihtimali her geçen gün daha bir anlam ifade ediyor,