Burdur Devlet Hastanesi’nde diyaliz tedavisinin ardından rahatsızlanan 33 hastadan üçü hayatını kaybetti. Tedavi altında olanlar arasında durumunun ağır olduğu belirtilenler var. Olayın diyaliz tedavisinde kullanılan su tanklarına ‘Etilen glikol’ adlı kimyasal maddesinin karışmasıyla ilgili olduğu iddia ediliyor. CHP, Burdur’a bir heyet gönderdi.
Burdur Devlet Hastanesi’nde 25 Mayıs’ta diyaliz tedavisinin ardından rahatsızlanarak hastaneye kaldırılan 33 hastadan 70 yaşındaki Mustafa Demir ve 88 yaşındaki Saniye Aksöz ve henüz kimliği açıklanmayan bir hasta daha hayatını kaybetti. Tedavi altında olan bazı hastaların entübe edildiği belirtiliyor. Diyaliz merkezinin 5 ay önce açıldığı öğrenildi.
Olayın diyaliz tedavisinde kullanılan su tanklarına antifiriz içinde bulunan ‘Etilen glikol’ adlı kimyasal maddesinin karışması nedeniyle yaşandığı iddia ediliyor. Diyaliz sırasında hastalara damardan bu kirlenmiş suyun verildiği öne sürülüyor.
Burdur’a gelen CHP heyeti, Sağlık Bakanlığı’nın devreye girmesi çağrısında bulundu. CHP Başkan Yardımcısı Dr. Zeliha Aksaz Şahbaz, Bursa Milletvekili Dr. Kayıhan Pala ve Samsun Milletvekili Dr. Murat Çan’dan oluşan heyet, konu hakkında bilgi almak ve hastaları ziyaret etmek amacıyla Afyonkarahisar, Burdur ve Antalya’da incelemelerde bulundu.
CHP milletvekili ve Halk Sağlığı Uzmanı Prof. Dr. Kayıhan Pala, hastaların sağlığını tehdit eden bu olayın diyaliz yapılan suya ‘Etilen glikol’ kimyasal maddesinin karışmasıyla ilgili olduğu iddialarının olduğunu söyledi. Pala, “Klima bakımı sırasında boşaltılan etilen glikolün önce hastanenin arıtma sistemine karıştığı, musluklardan mavi renkli ve köpüklü su aktığı bilgisi var. Daha sonra bu kirlenmiş suyun diyaliz yapılan ana saf su tankına karıştığı ve diyaliz sırasında hastalara damardan bu kirlenmiş suyun verildiği iddia ediliyor. Nasıl bir tasarım hatası varsa bu madde hastanenin ana su arıtma sistemine karışıyor, daha sonra da buradan tamamen saf su olması gereken diyalizin saf su tankına karışıyor. Olayın hafta sonuna denk gelmesi yüzünden diyaliz teknisyeni görevlendirilmediği ve bu yüzden bakım sonrası saf su tankında mavi renk değişikliği olduğu halde diyaliz su sisteminin kontrol edilmediği iddia ediliyor. Yetkililerden bilgi alınamaması, hasta ve yakınlarının ziyaret edilmesinin engellenmeye çalışılması; idarenin hatasını gizlemek eğiliminde olduğunu düşündürmektedir. Savcılık ve Sağlık Bakanlığı tarafından yürütülen soruşturma sonucunda olayın nedenlerinin ortaya çıkması beklenmektedir. Sağlık Bakanlığı ivedi olarak konuya ilişkin açıklama yapmalıdır.” dedi.
Birgün’e konuşan CHP Genel Başkan Yardımcısı Zeliha Aksaz Şahbaz ise “Bunlar çok vahim iddialar, böyle bir şey nasıl olabilir, nasıl gerçekleşebilir? Biz bunların araştırılmasını bu konuda aydınlatıcı bir tahkikatın yapılmasını bekliyoruz. Bu arada devlet yetkililerinin, Sağlık Bakanlığı yetkililerinin bizimle görüşmeyi reddetmeleri ve şeffaf bir şekilde kamuoyunu aydınlatmaları gerekirken bu şekilde davranmalarının arkasında ne var, biz bunu da sorguluyoruz, neyi gizlemeye çalışıyorsunuz? Neyi saklamak istiyorsunuz?” ifadelerini kullandı.