HABER YORUM | YUSUF DERELİ
Son iki yıldır yaşananlardan hiç bir şekilde ders çıkarmayan AKP iktidarı yine bildiğini okuyor. TÜİK’in verilerine göre bile yüzde 50’ye dayanan enflasyonu, ‘polisiye’ yöntemlerle aşağı çekeceğini düşünüyor. Gıdada yüzde 55’i geçen enflasyon oranının önümüzdeki iki ay yüzde 60’ın üzerine çıkması kuvvetle muhtemel.
AKP yine günü kurtarmanın, market baskınları ve göstermelik cezalarla kamuoyunun gazını almanın derdinde. Ancak belli de olmaz; belki aynı şeyleri yaparak bu sefer farklı bir sonuca da ulaşabilirler; çünkü artık daha sert, daha pervasız ve daha acımasızlar!
Ankara’nın Polatlı ilçesinde bir zincir market denetimine ilişkin sosyal medyaya düşen görüntü ibretlik. Zabıta müdürü olduğu belirtilen kişi, yüzde 7’lik KDV indiriminin fiyatlara yansıtılmadığı gerekçesiyle kasiyeri, “O yöneticilerine söyle; fakire ekmek vermeyeceklerse, onlara huzur yok! Bu şekilde devam etsinler görecekler, el mi yaman bey mi yaman.” diyerek tehdit ediyor.
Bu tehdidin kabul edilebilir bir yanı yok. Zabıta müdürü, bir an için devlet memur olduğunu unutmuş olmalı…
Peki bu zabıta müdürü, milleti tehdit etme cesaretini nereden alıyor?
AKP’li Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın son bir haftada konuyla ilgili yaptığı açıklamalar şöyle: “Kurduğumuz denetim ekipleriyle birlikte, bu adımlarımıza ters adım atanlara şiddetli cezai müeyyideleri uygulayacağız. Yaptırımlarımız ağır olacak. (Fiyatlar) Öyle veya böyle inecek. KDV’yi yüzde 8’den yüzde 1’e indirdik ama bir de dedik ki siz de indireceksiniz. Bu olmazsa biz bunların üzerine çok farklı bir şekilde gideceğiz.”
Görüldüğü gibi zabıta müdürünün cesaretinin kaynağı Erdoğan…!
BU ZAMLARIN SORUMLUSU ERDOĞAN’DAN BAŞKASI DEĞİL
İyi de Türkiye’de enflasyonun sebebi marketler ya da çiftçiler mi? Ne oldu da ülkedeki enflasyon yüzde 50’ye çıktı?
Bugün yaşanan ve devasa boyutlara ulaşan enflasyon sorununun baş sorumlusu Tayyip Erdoğan. “Ekonominin sorumlusu benim ben.” diyen oydu. Hazine ve Maliye bakanları ya da Merkez Bankası başkanlarının zerre kadar ehemmiyeti yok…
Bugüne kadar hiç bir olumsuz olayda ‘sorumluluk’ almayan Erdoğan, yine kaçıyor. Bu kez ‘marketleri’ hedefe koyup, kamuoyunun önün atıyor. Sanki elektrik zamlarını, akaryakıt ve gübre fiyatlarını marketler ve çiftçiler yapmış gibi!
Türkiye bugün, Erdoğan’ın ‘faiz sebep enflasyon sonuç’ tezinin sonuçlarını yaşıyor ve yaşayacak. Enflasyonun patlamasının en önemli nedeni politika faizinin inatla indirilmesi.
Eylül ayında yüzde 19 olan politika faizi Aralık ayına kadar düzenli bir şekilde yüzde 14’e kadar indirildi. Politika faizi indirildiği için kur fırladı. Kur artınca ithal ürünlerin fiyatları katlandı. Yem, gübre, elektrik, akaryakıt, doğalgaza fahiş oranda zam geldi.
İKİ TOPLANTIDA NEDEN ‘PAS’ GEÇİLDİ?
Rejim hata yaptı. Enflasyonu patlattı. İnsanları ekmeğe muhtaç hale getirdi. Yaptığı hatayı fark etti ancak ‘kibri’ nedeniyle geriye dönemiyor. Bunun için KKM’yi icat etti. AKP, ülkenin kendi parasının değerini yabancı bir parayı garanti vererek korumaya çalışıyor! Bu durum yeterince utanç verici değilmiş gibi milletin yastık altındaki altınlarına göz dikildi. ‘Altın’ hesabı uygulaması başladı.
Bütün bu sistemler kurun artmayacağı tezine dayanıyor. Kur patlarsa sonuç facia olacak. Rejim, milletin varlıklarıyla resmen kumar oynuyor.
Hata yaptıklarını biliyorlar demiştik; o yüzden Merkez Bankası son iki toplantıda ‘pas’ geçti. Politika faizini yüzde 14’te sabit tuttu. Hani ‘faiz sebep enflasyon sonuçtu! Madem öyle neden son iki toplantıda da indirilmedi? Faiz inince enflasyonda inecektiyse, neden son iki toplantıda bu yönde adım atılmadı?
Rejim, aynı şeyleri yaparak tehditle, şantajla farklı bir sonuç elde edeceğini düşünüyor. Bugüne kadar bu yöntemlerle başarılı olan bir ülke yok; ama belli de olmaz belki Türkiye bu kez başarabilir…!
