AKP’nin İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan adayı Binali Yıldırım, sandık sonuçlarına yönelik itiraz sürecine ilişkin ilk kez kapsamlı açıklama yaptı. Yıldırım, CHP adayı Ekrem İmamoğlu öndeyken İstanbul genelinde astırdığı ‘Teşekkürler İstanbul’ pankartlarıyla ilgili, “Seçim geçmiş, İstanbullulara teşekkür etmenin anlaşılmayacak nesi var?” diye savundu.
Yıldırım, seçim gecesi Türkiye genelindeki asayişten sorumlu İçişleri Bakanı Süleyman Soylu ile görüşmesine ilişkin da “Bakanlarla görüşmek yasak mı? Ben AK Parti’nin genel başkanlığını, Başbakanlığını yapmış biriyim. İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ne aday olmuşum. Gayet tabii seçimlerle ilgili süreci aramızda her an değerlendiririz” açıklamasında bulundu.
Açıklamalarında Ekrem İmamoğlu’nun Anıtkabir Özel Defteri’ni “İBB Başkanı” olarak imzalamasında tepki gösteren Yıldırım “Atatürk’ü tabii ki Anıtkabir’i herkes ziyaret edebilir. Ama Anıtkabir’deki deftere ‘İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı’ diye yazmak akla ziyan bir şeydir” iddiasında bulundu. Seçim sonuçlarının belli olmadığını ve hukuki sürecin beklenmesi gerektiğini ifade eden Yıldırım “Bu milletin sinirini bozmaya kimsenin hakkı yoktur” dedi.
Yıldırım’ın açıklamalarından satır başları şöyle:
“Sayın İmamoğlu’nun bu gerçeği görmesi, kabul etmesi gerekir. Ben ilk gün açık bir şekilde söyledim, mazbata kime verilirse başkan odur. Şimdi soruyorum, Ekrem İmamoğlu elinde mazbatan var mı? Sağa sola gitmenin, yazı yazmanın ne anlamı var? Bu karar YSK tarafından açıklanacaktır. Bu herkese zarar verir, adayın kendisine zarar verir. İstanbul gibi bir kentte herkesin sorumlu davranması ve teenni içinde hareket etmesi gerekir.”
“Dış ülkelerden tebrik almak, telefon etmek, bu milletin sinirini bozuyor. Bu milletin sinirini bozmaya kimsenin hakkı yoktur. Burayı Venezuela gibi göstermek isteyenlere karşı tek yumruk oluruz. Türk halkının moralini bozmayın. Hukuka saygılı olun, sürecin sonlanmasını sükunetle bekleyin. İmamoğlu ilk gün ‘En güvendiğim yer YSK’dır’ demiştir. Madem güveniyorsan, onun kararını bekleyip, YSK’nın mazbatayı vermesini bekleyeceksin. Sokağı hareketlendireceğiz iması yapmaktan vazgeçin. Kendisinden daha tecrübeli siyasetçi ve devlet adamı olarak kendisine önerim budur. Şu aşamada başka yollara başvurmak fevkalade rahatsız edicidir, bunun ülkemize hiçbir yararı yoktur. CHP’ye de yararı yoktur. Sayın Kılıçdaroğlu da bu minvalde bir açıklama yapmıştır, bu da talihsiz bir açıklamadır. Hukuk devleti herkese lazımdır. Sayın Kılıçdaroğlu da ‘Niye bu kadar uzadı gibi’ anlamsız laflar etmektedir. Yarın iş bitti, mazbatasını aldı, ilk önce tebrik edecek olan benim. Bunu da bilmesini isterim. Ama tersi gerçekleşirse aynısından beklemek benim hakkımdır.”
“Bir kafa karışıklığıdır gidiyor karşı tarafta. Allah sonunu hayretsin diyorum. Gidip Atatürk’ü tabii ki Anıtkabir’i herkes ziyaret edebilir. Ama Anıtkabir’deki deftere ‘İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı’ diye yazmak akla ziyan bir şeydir. Eğer hakkınsa zaten bu ünvanı alacaksın. İstediğin yere git, istersen meydana çık Sultanahmet’e ‘Ben belediye başkanı oldum’ diye bağır, sana kim ne diyecek? Yapılan işler talip olduğun yerin ağırlığıyla bağdaşmamaktadır. Binde 2 oydan bahsediyoruz. 8,5 milyon oyda binde 2’den bahsediyoruz. Ben bunun ne anlama geldiğini İstanbullular’ın ferasetine bırakıyorum.”
“Teşekkürler İstanbul” pankartlarının asılması
“Bilgiler, değerlendirmeler geldikçe her an değişiyor. Burada sadece bizim lehimize olanlar sayılmıyor, rakibin hakkı olanlar da ortaya çıkıyor. Kimin hesabına yazılacaksa yazılıyor. Tek taraflı bir süreç değil bu. Bunun da bilinmesinde fayda var. Bugün de CHP’nin pankartlarını gördüm ben. Seçim geçti. Seçimden sonra İstanbullulara teşekkür etmenin anlaşılmayacak nesi var? Şimdi kusura bakmayın 181 meclis üyesi kazanmışız ittifak olarak karşı taraf 130 kazanmış. Ezici çoğunluğumuz var. 25 ilçe kazanmışız, diğer ittifak 14 ilçe kazanmış. Bunun için teşekkür etmeyeceğiz de üzgünüz mü yazacağız, ne demek anlamadım…”
Seçim gecesi Süleyman Soylu ile görüşmesi
“Bakanlarla görüşmek yasak mı? Ben AK Parti’nin genel başkanlığını, Başbakanlığını yapmış biriyim. İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ne aday olmuşum. Gayet tabii seçimlerle ilgili süreci aramızda her an değerlendiririz. Bu itiraz sürecidir. İddialar var, oylar kaydırıldı deniyor. A adayına şu rakam verilecekken sıfır verildi deniyor. Bazen bizim lehimize bazen de sayın İmamoğlu’nun tarafına yazılıyor.”
Yatacağız kalkacağız, yatacağız kalkacağız sonra sonuç ortaya çıkacak
“Bu hataları düzeltme, usülsüzlük, yolsuzluk varsa kasıtlı yapılan işler varsa bunlara da bakılıyor. İşin özü budur; gerçeği ortaya çıkarmak, İstanbullu tatil günü evinden kalktı, gitti, zahmete katlandı, oyunu verdi. Şundan emin olması lazım, benim oyum yerini buldu. Bundan hem benim hem Ekrem İmamoğlu’nun emin olması lazım. Böyle iken ‘Ben başkan oldum, ben başkan’ oldum, bırak kardeşim. Olursan, projelerini yaparsın, biz de memnun oluruz. Yatacağız kalkacağız, yatacağız kalkacağız sonra sonuç ortaya çıkacak.”