Batı’nın intiharı 

YORUM | LEVENT KENEZ 

Batı işi o kadar abarttı ki, artık çatlak seslerin çıkmasına engel olamıyor ve uyguladığı çifte standart gittikçe kendi kamuoyunun tepkisini çekiyor. Çünkü artık haberlere ulaşımda televizyon, sosyal medyanın çok gerisinde ve platformların sansürüne rağmen herkes aşağı yukarı nelerin olduğunun farkında. Hamas’ı önce telin ederek başlayan sözler artık çok daha vurgulu bir şekilde Filistin’deki sivillerin dramı ile bitiyor.

Batı hükümetlerinin koşulsuz İsrail desteği Hamas’ın sürpriz terör saldırısından sonra bir nebze makuldü ancak İsrail’in orantısız ve hiçbir değer göz etmeyen karşı cevabı hem bu hükümetlerinin işini zorlaştırdı hem de İsrail’in psikolojik üstünlüğü kaybetmesine sebep oluyor. Ve belki de en istemedikleri şey oluyor,  hayatını kaybeden İsrailliler akla bile gelmiyor.  Sanki bütün bu kabus, savaş İsrail’in Gazze’yi vurması ile başladı.

Batılı siyasetçiler bu işin artık ülkelerine zarar vermeye başladığını görerek daha dengeli sözler etmeye başladı. Artık çok daha güçlü bir şekilde ateşkes ve Gazze’deki mağdur siviller ile ilgili şeyler duyuyorsunuz. 

Bu arada Batı medyasının pek de Türkiye’den görüldüğü ya da anlatıldığı gibi olmadığını da söyleyelim. Sosyal medyada viral olan ve Filistinlileri Batılı televizyonlarda savunan konuşmacılar zaten bu konuşmaları yapacakları bilindiği için davet edildiler. O yüzden ‘işte sunucuya ders verdi,’ ‘öyle bir cevap verdi ki’ gibi bizim medyanın hastalıkları çok komik duruyor.

Vicdanlı Yahudi aydın ve akademisyenlerin İsrail’e getirdiği eleştiriler, ‘başıma bir iş gelir’ diye sinen, korkan Batılı aydın ve akademisyenleri daha çok hedefe koyuyor. Hele Amerika’da örgütlü genç Yahudilerin savaşa karşı çıkmaları, Beyaz Saray ve ardından Amerikan Kongre binasında eylem yapmaları mahallenin namusunu kurtardı diyebiliriz. Geçmişlerinde Holokost’un utancı olmayan Avrupa ülkelerinden daha cesur seslerin çıkmış olması da bir rastlantı değil.

Ama genel olarak Batı’nın kötü bir sınav verdiği aşikar ve doğa nasıl boşluk kabul etmezse Batı kendi ettiğinin faturası ile karşı karşıya kalacak. Ve maalesef Doğu’da özgürlük mücadelesi verenlerin elini de zayıflatacak. Rusya ve Çin’in bu durumdan ne kadar memnun olduğunu görmemek mümkün değil.

Düşünce ve ifade özgürlüğünün şampiyonluğunu yapan bloğun Filistin’e destek vermeyi Hamas’ı desteklemekle eş tutması, İsrail’i eleştirmeyi de antisemitizm ile susturması öteki Müslüman olunca nasıl ikiyüzlü davrandığının yeni bir ispatı olacak.

Ötekine onca laf söylenen ülkemizde durum nasıl acaba? Hamas’ın sivilleri hedef almasını birkaç cılız mecra dışında mesele eden var mı?

Arap medyasında bile Hamas’ın İsrail’e savaş ilanı anlamına gelen saldırısının faturasını fikrini hiç sormadığı Gazze halkının ödediği daha güçlü ifade ediliyor. Müslüman Kardeşler geleneğinden gelmesi etken olmakla birlikte bizdeki kadar Hamas muhibbi yok.

Hatta şu gözlem de yanlış sayılmaz, Hamas’ın saldırısının ilk dakikalarında öldürdüğü sivillere sevinen kitle tahmin edilenden çok daha fazla.

İsrail’in tezlerini çoluk çocuk keseceğiz saçmalığında dile getirmeyecek bir elin parmakları sayısındaki makul kişilere söz veren de yok?

Bırakın İsrail tezlerini, hastanenin vurulması ile ilgili birkaç soru soran dahi hükümet medyasında İsrail ajanı ilan edildi. Hem de bu nefret ortamında bunun bir hedef göstermenin çok ötesinde olduğu bilindiği halde.

Kendi Yahudi azınlığına, pek de gönülsüz Gazze için açıklama yaptırmaya mecbur bıraktırmak da bir kenara yazılmalı.

Ama kabul edelim ki Batılı hükümetler o kadar çuvalladı ki kimsenin zaten sicili bozuk ülkelere bir söz söyleme hakkı kalmadı. Herhalde bundan daha kötü bir sonucu da olamaz son yaşadığımız felaketin.

Türkiye'de bu haberi engelsiz paylaşmak için aşağıdaki linki kopyalayınız👇

2 YORUMLAR

  1. Evet, Batı´nın bu konudaki politikası eleştirilebilir. Çifte standart var debebilir.
    Özellikle İsrail lehine gösterilere müsaade edilirken Filistin lehine gösterilere izin verilmemesi dikkat çekici.
    Ama Batı´da buna karşı çıkan aydınlar da var. Frankfurt Kitap Fuarı´nın açılışında filozof Slavoj Zizek Batı´da sorunun analizine yönelik, bu düşmanlığın sebeplerini irdelemeye yönelik bir yasaktan söz etti.
    Bu önemli bir tespitti.
    Şunu da unutmamak lazım ki, saldırıyı Hamas başlattı. İsrail topraklarına Hamas girdi. Çok sayıda sivili ilk Hamas öldürdü.
    Ama Filistinliler eziliyor denebilir. Böyle argüman getirilirse bu iş uzar gider. Herkes kendi davranışı öncesinde ötekinin adımını gösterebilir.
    Yine şunu da dikkate almak lazım ki, medyadan öğrendiğimiz bilgiler doğru ise Hamas İsrail`in ortadan kaldırılmasını istiyor.
    Batılı ülkelerde bu tür taleplerin dile getirildiği gösterilere izin veren siyasetçiler kamuoyu baskısına maruz kalır.
    Tüm bunlardan İsrail taraftarı bir yaklaşım çıkmasın.
    Ama hani elinde çekiç olan biri her yerde ve herkesi çivi olarak görürmüş ya, elinde gücü bulunduranlar da gözü dönmüşcesine hareket edebiliyor.
    Filler tepinirken masum çiçekler eziliyor, siviller ölüyor.
    Ben ölen siviller çok dert ediliyor mu, ondan da emin değilim.
    Türkiye´de çocuklar hapislere atılırken susup da Filistindeki çocuklara ağlayanlar çocuk sevgisi ile hareket etmiyor. İsrailli çocuklar ölürken ses çıkarmayıp öbür tarafa bakan, veya tam tersi, Filistinli çocuklar ölürken ses çıkarmayıp İsrailli çocuklara ağlayanlar da samimi değil.
    Bu kolay bir sorun değil. Zamanla bazı gerçekler oluşmuş. İsrail devleti bir realite.
    Bu realiteyi görmeyip İsrail´i haritadan silme söylemleri tehlikeli bir hayalperestlikten başka bir şey değil.
    Ve, iki tarafın da delisi çok. İsrail´de radikaller olduğu gibi, bizim tarafta da hemen hadis olduğu söylenen kıyametin Müslüman Yahudi savaşından çıkacağını, taş ve ağaçların dahi arkasındaki Yahudi´yi ihbar edeceğini aktaran sözde hocalar hemen boy göstermeye başlayıverdi.
    Sanki bir an önce kıyameti özlermişçesine.
    Bu işin çözümü zor. Çözüm olacaksa her tarafın kendi tarafını eleştirmesinden geçiyor bence bu.

  2. Batı uzun zamandır saçmalıklara doğru yelken açmıştı zaten.
    Ukrayna da 20 aya yakın devam eden savaş herkesin dengesini bozduğunu unutmamak lazım.
    Batıdaki devlet idarecileri yetkin ve etkin kişilerin de insan olduklarını unutmamak gerekiyor, onlrada radikalleşmeye başladılar, kadını erkeği.
    Sanat dünyası çok kaliteli çünkü onlar her millete yakın insanlar ve olaylara daha tarafsız bakabiliyorlar

YORUM YAZIN

Lütfen yorumunuzu yazın
Lütfen isminizi girin