YORUM | HASAN CÜCÜK
İspanya futbol devi Barcelona, 4 yıllık şampiyonluk hasretini dindirmek için artık hafta saymaya başladı. 30. haftada sahasında Girona’yı konuk eden Barcelona, takipçisi Real Madrid’le aradaki farkı daha da açma fırsatını tepti. Real Madrid’in yenildiği hafta Girona ile berabere kalarak puan farkını 13’ü çıkardı. Xavi yönetiminde yeniden yapılanan Barcelona bu sezon adeta kalesine duvar ördü. 30 maç sonunda top kale çizgisini sadece 9 kez geçti. Ünlü stadı Camp Nou’da ise adeta gol yemeyi unuttu.
Barcelona’nın 2008-09 sezonunda Pep Guardiola yönetiminde başlayan muhteşem yılları 2018-19 sezonunda gelen şampiyonlukla sonlanmıştı. 2008-2019 arasında 8 şampiyonluk gören Katalan devi, ünlü altyapısı La Masia kökenli oyuncuların bir bir halkadan kopmasıyla çalkantılı bir sürece girdi. Xavi, Iniesta derken halkadan son kopan büyük yıldız Messi oldu. Ekonomik sebeplerden dolayı Barcelona’dan kopmak zorunda kalan Messi’nin iki yıl aradan sonra yeniden Camp Nou’ya dönme ihtimali her geçen gün artıyor. Messi’nin yokluğunda yeni isimleri futbola kazandıran Barcelona’nın başarısında şüphesiz aslan payı teknik patron Xavi’nin.
Bu sezon Barcelona’da tüm hesapların La Liga şampiyonluğu üzerine yapıldı. Bayern Münih’in gol makinesi Robert Lewandowski’nin yanı sıra sağ kanatta Raphinha, stoperde Jules Kounde takıma katılan taze güç oldular. Chelsea’dan Danimarkalı stoper Andreas Christensen ve Milan’dan orta saha Franck Kessie, bedelsiz gelen isimler oldu. Sahasında Rayo Vallecano beraberliğiyle sezona start veren Barcelona ilerleyen haftalarda farklı bir görüntü verdi. Peş peşe galibiyetlerle taraftarını umutlandırdı. İlk darbeyi El Clasico’da Real Madrid karşısında almasına rağmen devam eden haftalarda galibiyet serisine devam etti.
Messi’li, Suarez’li kadrodan farklı olarak gol yollarında fazla etkili olmayan bir Barcelona vardı. Bayern Münih’te gol olup yağan Lewandowski bile kendi istatistiklerinin çok altında kaldı. Sakatlığından dolayı 6 maçı kaçıran Lewandowski, 24 maçta rakip fileleri 17 kez sarstı. Polonyalı gol krallığında ilk basamakta olmasına rağmen, kariyerine yakışmayan bir gol sayısında bulunuyor. Gol yollarında zorlanıp, birçok maçı bir farkla kazanan Barcelona’nın başarısında savunma başarısı dikkat çekti. Camp Nou’da oynadığı 14 maçta sadece iki kez rakipleri gol sevinci yaşadı. Gollerin birini Espanyol’dan diğerini ise Real Madrid’den yedi. Deplasmanda ise sadece 7 gol yedi. 30 hafta sonunda ise hanesinde attığı gol 53, yediği 9 oldu.
Kalede Marc-Andre ter Stegen, Xavi’nin değişmez ismi oldu. Sol bekte formayı 19 yaşındaki Alejandro Balde’ye teslim eden Xavi, merkez stoperde Ronald Araujo, Andreas Christensen, Eric Garcia üçlüsünü rotasyonlu olarak kullandı. Sağ bekte ise Xavi’nin gözdesi Jules Kounde oldu. Elbette Barcelona’nın az gol yemesinde kaleci ve defans hattı kadar savunmayı orta sahada kuran Sergio Busquets ve Frenkie de Jong varlığı da önemli rol oynadı. La Masia kökenli 34 yaşındaki Busquets yıllardır sürdürdüğü ‘doğru zamanda doğru yerde olma’ özelliğini kusursuz devam ettiriyor. Barcelona, geçen sezon 38 maçlık lig maratonu sonunda kalesinde 38 gol görmüştü. Bu sezon 30 hafta sonunda kalesinde gördüğü 9 gol başarısının anahtarı olarak karşımıza çıkıyor.
La Liga’da şampiyonluğa koşan Barcelona, Avrupa arenasında erken havlu atmıştı. Şampiyonlar Ligi’nde Bayern Münih ve Inter’in ardından grupta üçüncü olup yoluna Avrupa Ligi’nde devam ederken kalesinde 12 gol gördü. Avrupa Ligi’nde son 16 play-off turunda bir başka dev Manchester United’la eşleşen Barcelona, sahasında 2-2 berabere kalıp, deplasmanda 2-1 yenilince Avrupa defterini şubat ortasında kapattı. Ligin aksine Avrupa arenasında 8 maçta kalesinde 15 gol gördü.
Avrupa’nın 5 büyük liginde bir sezonda kalesinde en az gol gören takım hangisi sorusunun cevabını vermek pek kolay değil. Aklınıza ilk etapta büyük takımlar geliyorsa yanılıyorsunuz. Bu sezonu Serie B’de geçiren Cagliari, 1969-70 sezonunda ilk ve tek Serie A şampiyonluğunu yaşarken kalesinde 11 gol gördü. 30 haftalık lig maratonunda Inter ve Juventus’u geride bırakıp 45 puanla şampiyon olan Cagliari, rakip fileleri ise 42 kez sarstı. En az gol yiyenler listesinde İtalyan takımları ağırlıklı. Milan 1968-69 sezonunda 12, 1987-88 sezonunda 14, ve 1993-94 sezonunda ise 15 gole geçit verdi. 1976-77 sezonunda Torino ve 1981-82 sezonunda Juventus sezon boyunca kalelerinde 14 gol gördü.
En az gol yiyenler sıralamasında üç de İngiliz takımı yer alıyor. Chelsea, Jose Mourinho yönetiminde 50 yıl sonra 2004-05 sezonunda şampiyonluk yaşarken kalesinde 15 gol gördü. Liverpool 1978-79 sezonunda 42 haftada 16 gole geçit verirken, Arsenal 1998-99 sezonunda rakip takımlara sadece 17 gol sevinci yaşattı.
