Galatasaray kulübü de akıl tutulması modasına uyarak efsane futbolcuları Hakan Şükür, Arif Erdem ve İsmail Demiriz’in kulüp üyeliklerine son vermiş. Gerçi bu oyuncuları kulüp tarihinden nasıl çıkaracaklar orası meçhul. Benzer bir kararı, kamu görevlisi üyeleri için Fenerbahçe de vermeye hazırlanıyormuş. Sebep malum.
Peki bu kişiler hakkında bir mahkumiyet kararı var mı? Yok. Tabanlarından baskı falan mı var. Hiç duymadık. Peki sadece gazete haberlerine dayanarak nasıl böyle bir karar alabiliyorlar? Sebebini açıklayaım. Türkiye’de futbol tamamen devletin kontrolündedir. Spor Toto, Ziraat Bankası ve PTT ile bütün ligler ve organizasyonlar finanse edilir. Kulüpler asla vergi vermez. Vergi borçları birikir birikir daha sonra kuşa çevrilerek yeniden yapılandırılır. Devlet bankalarından uygun kredi kullanırlar. Statların yapımı, arazisi ve teşviği devlet tarafından sağlanır. Pasolig denen ucube sisten sayesinde kimlerin tribüne geldiği devlet kontrolündedir. Futbol federasyonu denen kurum zaten şimdilerde AKP spor kolları gibi bir şey. Bütün bunlara belediyelerin peşkeşlerini de ekleyin. Yani devlet istemezse Türkiye’de bırakın ligde, halı sahalarda bile top oynanamaz. O yüzden hiçbir kulüp buna 3 büyükler de dahil asla bu sistemin bozulmasını istemez, buna da cesaret edemez. İşte o yüzden Aziz Yıldırım kendisine söven Tayyip Erdoğan’ın ayağına kadar gider, işte bu yüzden Fikret Orman, Sayın cumhurbaşkanım ile başlayıp sayın cumhurbaşkanım diye devam eden ve nihayet sayın cumhurbaşkanım diye biten konuşmasını yapmak zorundadır. İşte bu yüzden Galatasararay şirinlik telaşındadır.
Ergenekon davalarında bu hassasiyeti gördünüz mü? Nato müteahhiti kulüp başkanı ile şaibeli komutanlar yan yana maç izlerdi. Susurluk zanlısı Mehmet Ağar Galatasaray posterinde sırıtırken sesi çıkan Galatasaraylı gördünüz mü? Mafya liderine vize alan Beşiktaş’tan bir kişinin ihraç edildiğini duydunuz mu? Bu liste uzar gider.
Şimdi sesi çıkmayan masumları tepelemek kolay. Yarın öbür gün neler olacak hep birlikte göreceğiz. Hakan Şükür Telekom Arena’ya geldiğinde onbinler ‘Kral Hakan Şüküüür’ diye tempo tutacaklar yalancı kraldan korkanlar localarında utana utana seyredecek.
Bahse girelim mi?
***
SİZ İYİCE KAFAYI YEDİNİZ?
Her gün yaptığınız ipe sapa gelmez cemaat haberleri hiç şaşırtıcı değil. O haberler sizden beklenen tarzda ve pespayelikte.
Gazetenizi basıp, yazarınızı sille tokat döven adamların karşısında eğilmeniz de anlaşılır. Her gün yalakalık kontenjanından girdiğiniz haberler sizi rezil ediyor. Bir zamanlar rekabet ettiğiniz, şimdilerde paçavraya dönmüş Sabah’ın neredeyse şamar oğlanına dönmüş olmanız da size pek koymuyor olabilir.
Yahu siz de hiç aklı başında gazeteci ya da editör de mi kalmadı. Birinci sayfayı gece nöbete kalan spor servisi mi yapıyor?
Demokrasi Kahramanları kitabını uçakta inceledi diye haber başlığı mı olur? Ya meslektaşlarınız bir yerleri ile gülüyor size. Hadi yalakalık için bir kitap basmışsın, uçakta göstermişsin. Foto altı olacak cümle başlık mı olur. Latif Demirci bugün ne çizmiş diye merak edilmezse yüzüne bakılacak sayfa değil yeminle. Ama yarın öbür gün demokrasi havarisi kesileceksiniz ya, en çok o zaman komik olacaksınız.
***
SÖZCÜ KAPANMAZ!
Sözcü kapanacak diye bir şey attılar ortaya. İyi de reklam yaptılar hem de saflarını sıklaştırdılar. Yahu adam Sözcü’yü neden kapatsın. Hele hele Ergenekon ile bu kadar işbirliği içerisindeyken. Sizlerin sayesinde bu kadar taban bulabiliyorken. Dine alerji sizde, başörtüsüne hakaret sizde, Kürt düşmanlığı sizde, ilkokul düzeyinde Atatürkçülük sizde.
Zamanında AKP tabanına ne kadar küfretmiş antipatik adam varsa siz de yazar-çizer. Akit’i kapatırlar sizi kapatmazlar. Akla ziyan Fetö haberlerinde Takvim ile yarışmanıza hiç gerek yok, rahat olun.
15 Temmuz’dan önce “cemaatin bütün gazetelerini biz basalım’ deyip 15 Temmuz’dan sonra korkudan baskıları durduran, kapanan gazeteler için bir kelime etmeyen sizin basın özgürlüğü şampiyonluğu yapmanız komik olsa da bu kadar germeyin kendinizi. O kadar asker çevreniz var bir öğrenseniz de 15 Temmuz’un 1 numarası kimmiş biz de bilsek.
