Strazburg’da bulunan Avrupa Parlamentosu, gazeteci Bülent Mumay’a verilen cezayı ve Türkiye’de gazeteciler üzerindeki baskıyı kınayan kararı kabul etti. Mumay’ın başına gelenlerin münferit olmadığının altı çizildi.
Türkiye’de demokratik standartların giderek kötüleşmesinden duydukları endişeyi ifade eden parlamenterler, keyfi olarak gözaltına alınan tüm medya çalışanları, siyasi muhalifler, insan hakları savunucuları, kamu görevlileri ve akademisyenler hakkındaki suçlamaların düşürülmesi çağrısında bulundu.
‘Haksız yere mahkum edilen gazeteciler, sizi unutmadık ve yanınızdayız’
DW Türkiye Koordinatörü gazeteci @bulentmumay‘ın maruz kaldığı baskıya karşı çıkmak için düzenlenen oturumda, Avrupa Parlamentosu Slovakya milletvekili Lucia Yar @Lucia_Yar konuşmasını Türkçe bitirdi… pic.twitter.com/4svUmb3VLp
— Tr724 (@Tr724) October 10, 2024
Parlamento, Türk makamlarını “yargı bağımsızlığını yeniden tesis etmeye, basın özgürlüğüne saygı göstermeye ve uluslararası insan hakları yükümlülüklerine uymaya” çağıran kararı kabul etti.
Kararda, Türkiye’nin Dünya Basın Özgürlüğü Endeksi’nde 180 ülke arasında 158’inci sırada yer aldığı vurgulandı.
Kararda; tekrarlanan sansürlerin, “Türkiye’de basın özgürlüğü üzerindeki baskının arttığını gösterirken, Bülent Mumay’ın davası münferit bir olay olmayıp, Türkiye’nin bağımsız medyasını hedef alan daha geniş bir yargı tacizi ve sansür modelinin bir parçası” olduğu ifade edildi.
Avrupa Konseyi üyesi ve AB aday ülkesi olarak Türkiye’nin, insan haklarına saygı, hukukun üstünlüğü, basın ve ifade özgürlüğü, evrensel adil yargılanma hakkı, masumiyet karinesi ilkesi ve adil yargılanma hakkı gibi demokratik standartlara uymasının gerekli olduğu belirtildi.
The conviction of Turkish journalist Bülent Mumay highlights the state of the rule of law, freedom of speech, and democracy in Turkey.
He should be acquitted, and the Turkish government should uphold its legal commitments towards freedom of media and speech ending intimidation… pic.twitter.com/UUEHa3bPsZ
— S&D Group (@TheProgressives) October 9, 2024
Avrupa Parlamentosu, “Türk Hükümetinin, 2020 sosyal medya yasası, 2021 kara para aklamayla mücadele yasası ve 2022 dezenformasyon yasası da dahil olmak üzere” yasalar aracılığıyla, “gazetecileri sistematik olarak kontrol etmek ve susturmak için bir araç olarak hizmet eden karmaşık bir mevzuat ağı oluşturmuş olmasından üzüntü” duyduğunu; ve “2024 yılı sonuna kadar yürürlüğe girecek olan yeni ‘etki ajanlığı’ düzenlemesi konusunda son derece endişeli” olduğunu söyledi.
Ne olmuştu?
6 Mayıs 2023 tarihinde, Türk gazeteci ve Deutsche Welle’nin Türkiye editoryal ofisinin İstanbul bürosunun koordinatörü Bülent Mumay, hükümet yanlısı şirket Met-Gün İnşaat’ın İstanbul Belediyesi’nin metro kredisine haciz koydurması ile ilgili sosyal medya paylaşımlarını silmediği ve kişisel verileri yaydığı gerekçesiyle 20 ay hapis cezasına çarptırılmış; temyiz başvurusu reddedilmiş ve tweetleri silinmişti.
20 Ağustos 2024 tarihinde, istinaf mahkemesi cezayı onamış ve Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu’nun onanan hapis cezasıyla ilgili haberlere erişimi engellemesine karar vermişti.