Avrupa Parlamentosu’nda Türkiye ile üyelik müzakerelerinin askıya alınması için girişim başlatılırken Türkiye raportörü Kati Piri ile ilgili kriz, AP yetkililerinin Ankara’ya yapacağı ziyareti iptal ettirdi.
AB Bakanı Ömer Çelik’in önceki gün Brüksel’e gerçekleştirdiği ziyaretin hemen ardından dün de AP Dışişleri Komisyonu Başkanı Elmar Brok’un Ankara’ya gelerek üst düzey temaslarda bulunması planlanmıştı.
KATİ PİRİ, İNSAN HAKLARI İHLALLERİ, TUTUKLAMALARA KARŞI ÇIKTI
Son dönemdeki temasları ve “Müzakereleri donduralım” mesajı Türkiye’de rahatsızlık yaratan Piri’nin AP Başkanı Martin Schulz tarafından heyete dahil edilmesine Ankara tepki gösterdi. ‘Piri’nin heyette yer alması halinde Brok’un temaslarına izin verileceği, ancak Piri’nin ilgili temaslara katılmasının engelleneceği’ mesajı AP’ye iletildi. Ankara’nın bu tavrından taviz vermemesi üzerine AP kanadı ziyareti iptal etti. Çelik de önceki günkü ziyaretinde Piri’yi sert şekilde eleştirmişti.
Kati Piri, 15 Temmuz soruşturmalarına, HDP ve Cumhuriyete yönelik son operasyonlara itira etmişti. Piri, Türkiye’deki insan hakları ihlalleri, medya ve siyasetin alanını daraltan OHAL ve KHK uygulamalarına karşı en sert tutumu alan ve Türkiye’yi demokrasiye, evrensel hukuk ve Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesine uymaya davet eden açıklamalar yapmıştı. Piri’nin ‘müzakereleri donduralım’ çıkışından sonra AP Başkanı Martin Schulz, önce AİHM’den ihlallerle ilgili mahkumiyet yağacağı uyarısı yapmış, sonra Türkiye’ye ekonomik yaptırımların gündeme gelebeleceğini dile getirmişti.
AP ÜYELİĞİ ASKIYA ALMAYI OYLAYACAK
Avrupa Parlamentosu da ilişkileri daha da germe riski taşıyan bir adım atmaya hazırlanıyor. Genelde Türkiye’nin üyeliğine sıcak bakmasıyla tanınan siyasi grupların destek verdiği, ‘özgürlük, demokrasi, insan haklarına saygı ve hukukun üstünlüğü ilkelerinin ciddi ve sürekli olarak ihlal edildiği’ gerekçesiyle müzakerelerin dondurulmasına ilişkin bir karar AP’nin gündemine getirilme aşamasında. Bu adıma yeşil ışık yakılırsa haftaya yapılacak oylamada kararın kabul edilme olasılığı çok yüksek. Karar bağlayıcı olmayacak. Ancak kabul edilmesi halinde, üye ülkeler üzerinde baskıyı artırıcı bir etki yaratma potansiyeline sahip.
