Ankara Barosu, Ankara Emniyeti’ndeki gözaltında tutulan 5 şüpheliye işkence yapıldığını belirterek yetkilileri uyardı.
AKP’li eski Başbakan Ahmet Davutoğlu’nun Dışişleri Bakanlığı döneminde işe alınan 249 kişi hakkında gözaltı kararı alınmasıyla geçtiğimiz günlerde operasyon yapıldı. Avukat ve tanık ifadeleriyle Ankara Emniyeti’nde işkence uygulandığı iddialarına İçişleri Bakanlığı, hükümet sessiz kalmaya devam ediyor.
Ankara Barosu Başkanlığı, Dışişleri Bakanlığı’na yönelik düzenlenen operasyonda gözaltına alınan şüphelilere Ankara Emniyet Müdürlüğü Mali Şube Müdürlüğü’nde işkence ve kötü muamelede bulunulduğunu bildirdi. Baro tarafından oluşturulan heyetin gözaltındaki şüphelilerle yaptığı görüşme sonucunda hazırlanan rapora göre, karanlık bir odaya sokulan 5 kişi, belden aşağılarının soyulduğunu, konuşmazlarsa jopu makatlarına sokulmakla tehdit edildiklerini, buradaki kişilerin jopu vücutlarında gezdirdiklerini ifade etti. 4 kişi, ters kelepçelenerek cenin pozisyonuna getirildiklerini, makatlarında jop gezdirildiğini, bu sırada konuşmaları konusunda tehdit ve hakaretlere maruz kaldıklarını, kendilerine bir ile iki dakika arasında değişen süreler verildiğini belirtirken, “sonrasında ‘ikinci aşamaya geçiyoruz’ denilerek makatlarına yağ veya kayganlaştırıcı olduğunu düşündükleri bir madde döküldüğünü, yine makatlarında jop gezdirilerek işkenceye maruz kaldıklarını ifade etti.” Ankara Emniyet Müdürlüğü ise işkence iddialarını yalanladı.
AVUKAT HAKLARI MERKEZİ RAPOR HAZIRLADI: İŞKENCE GÖREN 6 KİŞİYLE GÖRÜŞME YAPTIK
Ankara Barosu’na bağlı Avukat Hakları Merkezi, Cezaevi Kurulu ve İnsan Hakları Merkezi; Ankara Emniyet Müdürlüğü Mali Suçlar Soruşturma Bürosu’ndaki işkenci iddialarına ilişkin rapor hazırladı. Eski Dışişleri Bakanlığı personeline yönelik gerçekleştirilen operasyonda gözaltına 105 eski çalışanının avukatlarının baroya kötü muamele şikayetinde bulunduğu belirtilen raporda, bunun üzerine oluşturulan heyetin Ankara Emniyet Genel Müdürlüğü Mali Suçlar Soruşturma Bürosu’na 27 Mayıs 2019’da giderek işkence gördüğünü belirten 6 kişiyle görüşme yaptığı anlatıldı. Raporda, tutanak altına alınan görüşmeler sonucunda kötü muamele ve işkence iddialarına dair tespitlerin şunlar olduğu kaydedildi:
*Görüşülen 6 kişinin tamamı “mülakat” adı altında görüşmelere götürüldüklerini, burada itirafçı olmaya zorlandıklarını, tehdit ve hakaretlere maruz kaldıklarını ifade etmişlerdir. Görüşülen 6 kişinin tamamı birden fazla defa mülakata çıkarıldıklarını, mülakatta kendilerine psikolojik baskı uygulandığını, mülakatı gerçekleştiren kişileri görseler teşhis edebileceklerini ifade etmişlerdir.
KARANLIK ODADA JOPLU TEHDİT VE KÖTÜ MUAMELE
*Görüşülen 6 kişiden 5’i mülakatlar haricinde işkenceye ve kötü muameleye maruz kaldığını ifade etmiştir. İşkence ve kötü muameleye maruz kaldığı ifade eden 5 kişinin ortak anlatımlarına göre; bu kişiler (bir kişi cumartesi gecesi, bir kişi cumartesiyi pazara bağlayan gece, üç kişi ise pazar gecesi) gözaltındaki tutuldukları koğuşlardan çıkarıldıklarını, Mali Suçlar Soruşturma Bürosunun giriş katında bulunan bölümü getirildiklerini, büronun girişindeki dar koridorda kapısında “girilmez” yazılı kapıdan içeri sokulduklarını, buradan karanlık bir odaya sokulduklarını, karanlık odaya bırakan kişilerin çıktıklarını, karanlık odada yüzlerini karanlık sebebiyle göremedikleri kişilerin, kendilerini önce duvara yasladıklarını, gözlerini bağladıklarını sonrasında diz çöktürdüklerini, bir süre süründürdüklerini, jop ile kafalarına vurulduğunu, konuşmazlarsa jopu makatlarına sokulmakla tehdit edildiklerini, karanlık odadaki kişilerin jopu vücutlarında gezdirdiklerini ifade etmişlerdir.
TERS KELEPÇELİ İŞKENCE: İKİNCİ AŞAMAYA GEÇİYORUZ!
*Bu yaşananların ardından; 3 kişi tamamen soyulduklarını, 1 kişi belden altı soyulduğunu, 1 kişi ise pantolonun yarıya kadar soyulduğunu ve devamında; tamamen ve bel altı soyulan toplam 4 kişi, tekrar ters kelepçelenerek cenin pozisyonuna getirildiklerini, makatlarında jop gezdirildiğini, bu sırada konuşmaları konusunda tehdit ve hakaretlere maruz kaldıklarını, kendilerine bir ile iki dakika arasında değişen süreler verildiğini, sonrasında “ikinci aşamaya geçiyoruz” denilerek makatlarına yağ veya kayganlaştırıcı olduğunu düşündükleri bir madde döküldüğünü, yine makatlarında jop gezdirilerek işkenceye maruz kaldıklarını ifade etmişlerdir. 1 kişi ise pantolonun çıkarılmaya çalıştığını, pantolonunun yarıya kadar zorla çıkarıldığını, zorlayarak geri çektiğini, vücudunda ve kıyafetleri üzerinde iken jop gezdirerek işkenceye maruz kaldığını ifade etmiştir.
MALİ ŞUBEDEN OLMAYAN KİŞİLER
*İşkence ve kötü muameleye maruz kaldığını ifade eden 5 kişiye karanlık odada kendilerine işkence ve kötü muamele uygulayan kişilerin seslerini Mali Suçlar Soruşturma Bürosunda yüzünü gördükleri ve sesini duydukları kişilerden herhangi biri olup olmadığı sorulmuş, farklı kişiler olduklarını ifade etmişlerdir. Kendilerini tanıtıcı bir ifade kullanıp kullanmadıkları sorulduğunda 4 kişi bu yönde bir ifade kullanılmadığını, 1 kişi ise “biz dışarıdan geldik, profesyonel bir ekibiz” diye söylemde bulunduklarını ifade etmiştir.
*İşkence ve kötü muameleye maruz kaldığını ifade eden 5 kişi günlük doktor muayenesi sırasında yanlarında bir kolluk görevlisinin bulunduğunu, can güvenliklerinden duydukları korku ve kaygı sebebiyle yaşadıkları doktora anlatamadıklarını ifade etmiştir.
‘BAK BİR DAHA KARINLA YATAMAZSIN….’
*İşkence ve kötü muameleye maruz kaldığını ifade eden 1 kişi ikinci aşama olarak ifade edilen işkence ve kötü muamele durumu öncesinde odada bulunan bir kişinin kendisine evli olup olmadığını sorduğunu, evli olduğunu söylemesi üzerine “bak bir daha karınla yatamazsın, geceleri kalkıp ağlarsın” dediğini ifade etmiştir.
*İşkence ve kötü muameleye maruz kaldığını ifade eden 1 kişi işkence ve kötü muameleye başlanmadan önce kendisine “Burada jop sokuyoruz, bunları duymuşsundur, hepsi doğru” denildiğini ve devamında yukarıda anlatılan işkence ve kötü muamele işlemlerine maruz kaldığını ifade etmiştir.
48 SAAT UYKUSUZ TUTULDU, BAYGINLIK GEÇİRDİ
*İşkence ve kötü muameleye maruz kaldığını ifade eden 1 kişi, yaşadıklarının ardından kaldığı koğuşa döndüğünde arkadaşlarına bir şey söyleyemediğini, sadece işkence var diyebildiğini, sonrasında uyuduğunu, uyandığında tuvalete gitmek istediğini, tuvalete giderken bayıldığını, 112 sağlık ekiplerinin geldiğini, tansiyonuna bakıldığını ve sonrasında gelen ekiplerin gittiğini, yaşananların ardından sabah olduğunda da baygınlık geçirdiğini, 48 saattir uyuyamadığını ifade etmiştir.
KÖTÜ MUAMELEYİ SULH CEZA HAKİMİNE ANLATTI AMA, SORUŞTURAN YOK
*İşkence ve kötü muameleye maruz kaldığını ifade eden 1 kişi gözaltı süresinin uzatılması için Sulh Ceza Hakimliğine çıkarıldıklarında Sulh Ceza Hakimine kötü muameleye maruz kaldığını söylediğini, hakimin kendisine cevaben “bir tek sen mi niye başkasında yok” diye cevap verdiğini, bunun üzerine İşkence ve kötü muameleye maruz kaldığını ifade eden diğer 1 kişinin de “ben de işkenceye uğradım” dediğini, hakimin cevaben “ben doktor değilim, bu benim işim değil, doktora anlatın bunları” dediğini aynı sorguda bulunan 2 kişi ifade etmiştir.
ANKARA BAROSU: İŞKENCE VAR
Ankara Barosu’nun raporunda, görüşmek istenilen kişilerden 3 kişinin ise etkin pişkanlıktan yararlandığı ve ifadelerinin alınıp bırakıldığı belirtilerek, şu değerlendirmelerde bulunuldu:
“AİHS ve diğer uluslararası sözleşmelerde de yazılı olduğu üzere doktor raporunun varlığı tek başına işkence ve kötü muamele yaşanmadığının göstergesi değildir. Yukarıda tespitlere konu anlatımlar bir bütün olarak değerlendirildiğinde; kişiler kolluk görevlisi nezaretinde doktor muayenesine hukuka aykırı bir şekilde çıkarılmıştır. Dinlenen kişilerin anlatımları birbirleri ile çelişmemekte, aksine uyum göstermektedir. Anlatımlar bir bütün olarak değerlendirildiğinde, kişilerin darp, cebir izi bırakılmayacak şekilde işkence ve kötü muameleye maruz kaldıklarını doğrulamaktadır.”
DERHAL SORUŞTURMA BAŞLATILMALI
Türk Ceza Yasasına göre işkence suçunun cezai müeyyideye sahip olduğunu beleritlen raporda, şöyle denildi:
“Bu açıdan yukarıdaki tespitler de dikkate alınarak ilgililer hakkında derhal soruşturma başlatılmalı ve işkence suçuna göz yuman ve işkence suçunu işleyen kişiler başta olmak üzere kişilerin maddi ve manevi varlığına saldırıda bulunan kişilerin tespit edilerek cezalandırılması gerekmektedir.”