İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, emekli maaşları üzerinden iktidara yüklendi. Akşener, “Ey emekliler, söyleye söyleye 3 bin 500 liraya getirdiler. 1500 lira emekli maaşı alanlar vardı. Anlata anlata bir noktaya geldi ama bizim dediğimiz şuydu; en düşük emekli maaşı, asgari ücret kadar olmalıdır.” dedi.
İYİ Parti lideri Meral Akşener, bir dizi ziyaret için Aksaray’a geldi. Eski Sanayi Caddesi’nde parti otobüsünden inen Akşener, halka seslendi. Çiftçinin elektrik faturasının yüksek olduğunu anlatan Akşener, ”İç Anadolu Bölgesi’nde hepinizin derdi suyun kaybolması, elektrik pompasıyla su çıkarılması, sulamanın böyle yapılması. 113 bin liralık elektrik faturası gördüm. 60 bin liralık fatura gördüm. 52 bin liralık fatura gördüm. Yahu bunu ödeyen bir çiftçinin, 3 ayda 180 bin lira ödemek zorunda kalan bir çiftçinin malından elinde ne kadar para kalabilir? Bunun içine bir de koyun mazotu, koyun ilacı, koyun gübreyi. Geriye ne kalır?” dedi.
Ardından sözü emekli maaşlarına getiren Akşener, “Ey emekliler, söyleye söyleye 3 bin 500 liraya getirdiler. 1500 lira emekli maaşı alanlar vardı. Sizden öğrendim. Anlata anlata bir noktaya geldi ama bizim dediğimiz şuydu; en düşük emekli maaşı, asgari ücret kadar olmalıdır. Şimdi bu arkadaşlar bunu yaptı yaptı, yapmadılar; az kaldı, biz yapacağız.” ifadelerini kullandı.
Olmalı. Peki hukuk da olmalı mı? Gerekli birşey midir? Yoksa sadece gelirin düzeltilmesi yeterlimidir? Hukuk ile ekonomi arasında hiç mi bağ yok? Devletin başında bile hukuk devleti denirdi. Hukuksuzlukları dert etmeyenler, konuşmayanlar taktılar asgari ücrete. asgari de asgari. Yeni siyasete atılanları bu damardan girmesini anlarım. Yani asgari ücret damarından. Çünkü yeni bir siyasetçinin kullanacağı ilk numara asgari ücrettir. Yeni bir siyasetçi gibi ortalıkta dolanmanın manası ne?