AKP’yi CHP bile kurtaramaz; 1 saat 30 dakikalık görüşme

NECİP F. BAHADIR | YORUM

Ankara klasik siyaseti özlemiş. Görüşmeler, buluşmalar bile heyecana neden oluyor. Esrarını koruyan Meral Akşener’in Erdoğan görüşmesi hakkında hala komplo teorileri havada uçuşuyor. Akşener Ankara’dan ofis bakıyormuş ve siyasete yeniden dönecekmiş. Kurucusu olduğu İYİ Parti’nin tabutuna son çiviyi çakmak için belki. Akşener siyasi bir mevta…

Sinan Ateş’in eşi Ayşe Ateş’in görüşme trafiği de ilginç. Parti liderlerini turluyor. Bahçeli, Erdoğan’ın görüşmeyi kabul etmesi üzerine, “İstediğiyle görüşür.” dedi ve vizeyi verdi. Keşke, “Ayşe hanımla ben de görüşmek istiyorum.” diyebilseydi. Acılı eş Ayşe Ateş’in çığlığına kulak verebilse, sözünü dinleyebilseydi. Erdoğan görüşmesine ‘yeşil ışık’ yakmakla yetindi.

İsteyerek mi?

Bahçeli rahat değil. Erdoğan’ın Özel’le görüşmesinden de, Ayşe Ateş’i kabul etmesinden de son derece huzursuz. Sözleri başka şey, gözleri başka şey söylüyor. Siyasette gündem tamamen Erdoğan’ın görüşme trafiklerine kaymışken, Bahçeli’nin en yakınındaki isim bir fotoğraf paylaştı. Ama ne fotoğraf… Bahçeli bu kez subliminal mesajını şarkı türkü sözleriyle değil fotoğraf üzerinden gönderdi.

Kime? Tabii ki Erdoğan’a.

Fotoğrafta derisi iyice pörsümüş eli ve yüzüğü görünüyor Bahçeli’nin. Firuze renkli taşıyla kıymetli olduğu anlaşılan yüzüğün üzerinde ise ‘Allah bana yeter’ yazıyor. Bu ancak kırgınlığın, gönül koymanın bir ifadesi olabilir. Bahçeli din ile içli dışlı biri değil. O yüzüğün üzerindeki ifadenin öncelikle kalpte yazılı olması lazım. Yazılı mıdır? Bilemem ama ben ‘tanıklık’ etmem, edemem.

Bahçeli içine sindiremiyor!

Ahiret ve hesap gününe inanan bir insanın asla tevessül etmeyeceği haksızlıklar, hukuksuzlar ve adaletsizliklerin bir ayağı, belki de esas ayağı MHP… Dolayısıyla Bahçeli… Keşke yüzükteki cümlenin tezahürlerini, Bahçeli’nin yaşamında ve MHP’nin politikalarında görebilseydik. ‘Bana yeter’ dediği Allah’ın adaleti emrettiğinin de farkında olsaydı. O yazı sadece yüzüğün üzerinde kalmasaydı keşke.

Dili ne söylerse söylesin MHP lideri Bahçeli, Erdoğan’ın Özel ve Ateş görüşmesinden memnun değil. Kabullenmesi içine sindirdiği anlamına gelmez. Bu kırgınlık günün birinde kalpten çıkar eyleme ve siyasete dökülür. Ve Bahçeli, “Benden bu kadar… Haydi seçime!” diyebilir. ‘G’ gününe doğru koşar adım gidiyor. Ortaklar arasındaki yüzüğe kadar tırmanan bu problem ‘gönül almayla’ giderilemez. Bir değil, iki değil…

Çok birikti. Bahçeli ağzına kadar doldu. Taşması an meselesi.

18 yıl sonra Erdoğan, CHP Genel Merkezi’ne gitti. 40 gün önceki görüşmenin iade-i ziyareti için. Özgür Özel, Erdoğan’ı aşağıya kadar inerek kapının önünde karşıladı. İkili Atatürk’ün gözlerinin önünde basın mensuplarına poz verdi. Görüntü ve fotoğraflara baktım, Erdoğan’ın yüzündeki yorgunluk ve huzursuzluk dikkatimi çekti. Yılların yorgunluğu mudur yoksa ziyaretten hoşnutsuzluk mudur?

AKP’yi CHP de kurtaramaz!

Erdoğan’ın Özel’le görüşmelerini isteyerek, içtenlikle yaptığını sanmıyorum. 31 Mart’ın bir sonucu bu. Eğer AKP 31 Mart’ta bozguna uğramamış, ikinciliğe düşmemiş olsaydı, Erdoğan asla CHP yanaşmaz, Özel’le görüşmezdi. 18 yıl boyunca görüşmediği gibi. İktidarını birkaç yıl daha sürdürebilmek için bir oyun planı var. Bu buluşmalar hep plan ve strateji gereği. Kime yarıyor AKP’ye mi CHP’ye mi? Erdoğan’a yaramadığı kesin. AKP’yi CHP de kurtaramaz.

Özel’in bir ‘oyun planı’ var. Ve onun ki daha gerçekçi… Erdoğan biterken, Özel yeni başlıyor. Onun için acelesi yok, her adımı stratejik ve geleceğe dönük. Erdoğan’a ise panik ve dağınıklık hakim. Geleceği değil günü kurtarmanın peşinde.

İlk görüşmeye ‘boş koltuk’ skandalı damgasını vurmuştu. Günlerdir ‘oturma düzeni’ tartışılıyor. CHP ne yapacak? Bu kez koltukların hepsi doluydu. Erdoğan ile Özel eşit konumda oturdu.

Odadaki fotoğraflar gözlerden kaçmadı.  Özellikle biri… Gezi fotoğrafı (üstte) Erdoğan’ın sağ tarafına yerleştirilmişti. O fotoğrafın özellikle orada durduğu anlaşıldı. Erdoğan’a bir mesaj mı? Evet…

Nitekim cumhurbaşkanlığının servis ettiği görüntüde gezi fotoğrafının kadrajdan çıkarılması dikkat çekti. Erdoğan’ın talebi miydi yoksa ekibinin işgüzarlığı mı? Belli ki görüşmenin gezi fotoğrafının gölgesi altında gerçekleşmesi AKP’yi rahatsız etti. Oysa ev sahibinin tercihini saygıyla karşılamaları gerekirdi. Kırpmak, fotoğraftan silmek ergen bir tavır? AKP gibi bir partiye yakışır da siyasete yakışmaz.

Bahçeli rahatsız!

40 gün önceki görüşme somut sonuçlar doğurdu. 28 Şubatçı Çetin Doğan ve arkadaşları, yaşlılık ve hastalık gerekçesiyle Erdoğan tarafından serbest bırakıldı. Mevzuat öyle gerektirdiği için değil… Özel’in ricasına cevap vermek için. Bir bakıma jest. İlk buluşma siyasi olarak da Ankara’nın havasını değiştirdi. Yeni sürece Erdoğan ‘yumuşama’, Özel ‘normalleşme’ dedi. Bahçeli ise dayanamadı “Ne yumuşaması!” diye cevap verdi. ‘Ulan’ demediği kaldı.

MHP Lideri iade-i ziyaretin hemen öncesinde de mesajını göndermekten geri durmadı. Grup konuşmasında “Normalleşme bekleyen malum zihniyet…” dedi.

Normalleşme, yumuşama bekleyen hatta isteyen ve bunun çaba harcayan kim? Erdoğan ve Özel… Bahçeli her ikisine de ‘malum zihniyet’ diyerek hoşnutsuzluğunu bir daha gösterdi. Ziyaret trafiği Bahçeli faktöründen bağımsız yorumlanamaz. Hariçten gazel okumuyor, içeriden dişlerini gıcırdatıyor.

Erdoğan – Özel görüşmesi 1 saat 30 dakika sürdü. İlkine göre biraz kısa olsa da bu süre bir iade-i ziyaret kapsamının çok ötesinde. Mutlaka siyasi anlamı ve sonuçları olacaktır. Özel’in ajandası dolu… Emekli maaşları, asgari ücret de var gündeminde, çay ve buğday fiyatları da… Ve tabii Osman Kavala ve arkadaşları da… Görüşme sırasında teleferik kazasından dolayı tutuklanan CHP’li Kepez Belediye Başkanı tahliye edildi. Bu da maddelerden biriydi. Tahliye haberinin içeriye Özel’e not olarak iletildiği sosyal medyaya yansıdı.

Osman Kavala, bardağı taşıran son damla olabilir!

Muhalefet partileri iktidara siyasi meselelerle ilgili düşüncelerini yazılı veya sözlü aktarabilir. Ama sorunların çözümü için iktidar ortaklarıyla masaya oturur. AKP’nin iktidar bileşenleri var. En başta MHP… Ekonomi gibi Gezi mahkumları gibi sorunları muhalefetle müzakere etmek siyasi geleneğin dışında. Ve mevcut siyasi atmosferin anormalliğini gösterir. Temel konuların Erdoğan ile Özel arasında konuşması ve karara bağlanması bana biraz garip geliyor.

İkinci Erdoğan – Özel zirvesi acaba ne tür sonuçlar doğuracak? Normalleşme yoluna bir taş daha mı döşenecek, yoksa havanda su mu dövülecek? Kavala ve arkadaşlarının esareti son bulacak mı? Bu soruların cevabını görmek için beklememiz gerekecek? Sadece biz değil MHP de bekliyor pusuda. Kavala, Bahçeli’nin bardağını taşırabilir.

Erdoğan, Özel’den sonra Sinan Ateş’in eşi Ayşe Hanım’la bir araya geldi. Ayşe Ateş’in tek derdi var; cinayetin aydınlatılması. Siyasi ayağının ortaya çıkarılması. Yargının görevini yapması. Bahçeli bu görüşmeden memnun kalır mı? Ayşe Ateş sürekli MHP’li üst düzey isimleri işaret ediyor. Bunları Erdoğan’a söylememesi mümkün mü?

Değil. Cevap şimdilik ‘yüzük’, sonra parmak yani ‘erken seçim kartı’…

 

 

 

 

 

 

 

 

Türkiye'de bu haberi engelsiz paylaşmak için aşağıdaki linki kopyalayınız👇

1 YORUM

  1. Son 20 yılda olumlu amaçlanan hiç bir hedef olmamıştır. Yani AKP nın kurtulmak gibi bir derdi yok, sadece çevir kazı yanmasın muhabbeti…

    Bütün muhalefet vazife icap ettiği an, Tayyip Erdoğanın yanında yer alacak şekilde dizayn edilmiştir…

    Herif ben BOP başkanıyım dedi, sonuçları itibariyle yağtığı işlere baktığımızda Adam hala BOP başkanı

    IRAK’ı yerle bir etti
    Libayayı yerle bir etti
    Suriyeyi yerle bir etti
    Mısırı yerle bir etti, buralar ortadoğu

    Geriye bir tek Türkiye kalmış gibi duruyor, Aslında Türkiye de yerle bir olmuş durumda ama halen anlamadık

YORUM YAZIN

Lütfen yorumunuzu yazın
Lütfen isminizi girin