AİHM’den artan idari ret şikayetleri ile ilgili mektuba önemli cevap

ENSAR NUR | TR724 STRAZBURG

AİHM, Avrupa’da insan hakları alanında faaliyet gösteren 5 derneğin Kural 47 kapsamında idari ret alan dosya sayısının artması ile ilgili göndermiş olduğu mektuba cevap verdi.

AİHM Yazı İşleri Müdürü Marialena Tsirli, Justice Square önderliğinde toplam 5 dernek ve vakfın imza attığı ve idari retler ile ilgili tespitlerin ve önerilerin olduğu mektuba cevap verdi.

Justice Square tarafından yapılan paylaşımda AİHM’den gelen cevabın memnuniyet uyandırdığı ifade edildi. Mahkemenin cevabında olumlu ve yapıcı bir üslup benimsendiğine dikkat çekilirken, idari retlerin önüne geçmede en büyük sorumluluğun mağdur avukatlarında olduğunun da altı çizildi.

VERİLEN İDARİ RET KARARLARI ŞÜPHE UYANDIRDI

Son zamanlarda ilgili derneklere iletilen veriler ışığında idari retlerin sayısının arttığı ve bunun şüphe uyandırdığı ifade ediliyordu.

TR724 Strazburg Muhabiri 26 Ocak’ta gerçekleştirilen AİHM yıllık basın konferansında bu iddiaları dile getirerek, Gulen hareketi ile ilgili davaların Türk hükûmeti tarafından gönderilen avukatlar tarafından ilk incelemesinin yapıp yapılmadığını AİHM yetkililerine sormuştu.

 Dernekler bu yöndeki haklı yakınmalara dikkat çekmek ve mümkün olduğu kadarıyla bu retlerin sayısını azaltmak, başvurucularda oluşan şüphelere de cevap bulmak amacıyla AİHM Başkanlığına 17 Ocak 2024 tarihinde bir mektup göndermişti.

Dernekler mektupta özetle; Türkiye’den yapılan başvurulara yönelik idari ret sayısında artış olduğu, idari ret kararlarının kesin olması ve dolayısıyla bu kararlara itiraz edilememesi nedeniyle kuralın dikkatli kullanılması gerektiği, 2016’da yaşanılan darbe kalkışmasından sonraki süreçte artan hak ihlallerinin sayısı/boyutu göz önüne alındığında Mahkemeye başvuruda sıkı şekil şartının daha ağır mağduriyetler yol açabileceği, mağduriyet yaşamış bireylerin başvuru formundaki basit eksikliklerden dolayı ikinci bir hak kaybına uğramaması için onlara eksikliği telafi fırsatının verilmesinin daha hakkaniyetli olacağı dile getirildi.

13 Şubat’ta mektuba bir cevap gönderen AİHM Yazı İşleri Müdürü Kural 47 kapsamında Türkiye için idari ret yüzdesinin 2021’den bu yana istikrarlı bir şekilde düştüğü ve idari retlerin Mahkeme’deki yetkili birimlerce gözden geçirildiği vurgulandı.

Marialena Tsirli, başvuru yapmak için 4 aylık sürenin sonuna kadar beklememek gerektiğini ifade etti. Başvuru 4 aylık sürenin başında yapıldığı ve idari ret aldığı takdirde, yeniden başvurmak için zamana sahip olunabiliyor.

Tsirli ayrıca dosyaların içeriğini kontrol ederek tespit edilen eksikliklerin tamamlanmasını temin etmekle görevli Raportörlerin yakın gözetimi altında olduğuna da dikkat çekti.

İDARİ RET KONUSUNDA NELER YAPILMALI?

Başvuru formunda yer alması gereken hususlardan birinin/birkaçının eksikliği nedeniyle Mahkeme İçtüzüğünün 47’nci maddesine istinaden yapılan bu retlere uygulamada “idari ret” deniliyor.

Justice Square, AİHM’e yapılan başvuru sürecinin düzgün bir biçimde ilerlemesi ve bir hak kaybının yaşanmaması için şu uyarılarda bulundu:

– Türkiye’de tüm olağan iç hukuk yollarını tükettikten sonra AİHM’e başvurmak için öngörülmüş 4 aylık süre gayet özenli şekilde kullanılmalı; diğer bir ifadeyle, başvuruyu 4 aylık sürenin sonuna doğru değil, bilakis ilk günlerde ve mümkün olan en kısa zamanda AİHM’e sunulmalı,

– AİHM başvurusunun hukuksal olduğu kadar sıkı şekil şartlarına bağlı formel niteliği de göz önüne alınarak İçtüzüğün 47’nci maddesindeki gerekliliklere azami manada uyulmalı,

– AİHM tarafından sıklıkla tespit edilen ve “idari ret” gerekçesi sayılan dikkatlice göz önünde bulundurulmalı,

– Bütün bunlara riayet edildiği halde yine de vuku bulması mümkün bir “idari ret” kararının başvuru sürecini kesin olarak sonlandırmadığının, nitekim dikkatli kullanılmış ise muhtemelen henüz dört aylık süre dolmamış olacağı için yeni bir başvuru AİHM’e sunulmalı,

– Ancak bütün bunlara rağmen sırf İçtüzüğün 47’nci maddesine dayalı bir gerekçeyle sürecin kesin olarak sona ermesi halinde bile yine hukuki mücadeleden vazgeçilmemesi ve şikayetin başka bir uluslararası mekanizmaya (Birleşmiş Milletler) sunulmalıdır.

Türkiye'de bu haberi engelsiz paylaşmak için aşağıdaki linki kopyalayınız👇

YORUM YAZIN

Lütfen yorumunuzu yazın
Lütfen isminizi girin