Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM), darbe girişiminin ardından tutuklanan gazeteci Nazlı Ilıcak’ın ifade hürriyetinin ihlal edildiğine karar verdi. Türkiye’yi mahkum eden mahkeme, Ilıcak’a 16 bin Euro ödenmesini de hükmetti. 5’e karşı 1 ile alınan karara yargıç Saadet Yüksel’in şerh koyduğu öğrenildi. Kararda yasal bir kurumda çalışmanın örgüt üyeliğine delil olamayacağı vurgulandı. Söz konusu kararın kurumlarda çalışıp da hakkında örgüt üyeliği suçlaması bulunan herkesi ilgilendirdiği belirtiliyor.
Judgment Ilicak (No. 2) v. Turkey – pre-trial detention of journalist Nazli Ilicak following the attempted coup of 2016 https://t.co/dOChMG24Wq#ECHR #CEDH #ECHRpress
— ECHR CEDH (@ECHR_CEDH) December 14, 2021
AİHM kararında özetle şunlar söyleniyor:
Yasal bir yayın kuruluşunda çalışmak ve maaş almak terör örgütü üyeliği suçlaması için yeterli değildir. Arada maaş ilişkisi dışında başka bir ilişki ve bağın ortaya konulması gerekir. Mevcut yargılamalarda bu hususların hiçbiri yok.
Yine kararda; içeriği belli olmayan ve konuşma tarihinden sonra cezai takibata uğrayan kişilerle yapılan telefon görüşmelerinin suçlamaya dayanak yapılamayacağı ifade edilmiş. HTS kayıtları gerekçe yapılarak bir çok kişiye suçlama yöneltilmişti ve ankesör soruşturmaları da aslında bu nitelikteydi. Zira arayan belli olmadığı gibi içerik de belli değildi. Hukukçulara göre kararın bu kısmı ankesör için de lehe kullanılabilir.
Yine kararda, 17/25 i gerçekleştiren polis ve yargı mensuplarının o tarih itibariyle terör örgütü üyeliğiyle suçlanmadığına yer verilmiş. Başvurucunun, kamuoyunu bilgilendirmek için paylaştığı yazı ve tweetler hakkındaki suçlama için yeterli olmayacağı kaydedilmiş.
AİHM: YASAL BİR KURULUŞTA ÇALIŞIP MAAŞ ALMAK ÖRGÜT ÜYELİĞİNE DELİL OLAMAZ!
İnsan Hakları Hukukçusu Dr. Gökhan Güneş, kararla ilgili şu paylaşımda bulundu: “AİHM bugün verdiği kararında, çalıştıkları kurum dolayısıyla örgüt üyeliğiyle suçlanan on binlerce kişiyi de doğrudan ilgilendiren hususlara yer vermiştir. Zira görseldeki paragraflardan; yasal bir kurum ve kuruluşta (dernek, sendika, medya kuruluşu, okul, dershane vb.) çalışan ve aldığı maaş dışında, işvereni ile arasında başka bir bağ tespit edilemeyen kişilere örgüt üyeliği suçlaması yöneltilemeyeceği sonucu çıkmaktadır.”