Af Örgütü’nün ‘Kılıç serbest kalsın’ kampanyasına 100 bin imza

Uluslararası Af Örgütü üyelerinin Türkiye Yönetim Kurulu Başkanı Taner Kılıç’ın derhal serbest kalması için dünyanın dört bir yanında eylem düzenlemeye devam ediyor. Sosyal medyadan ve büyükelçilikler önündeki eylemlere tüm dünyadan insan hakları savunucuları destek veriyor.

İspanya’dan Nepal’e, İzlanda’dan Japonya ve Avustralya’ya kadar pek çok ülkede Uluslararası Af Örgütü üyeleri Taner Kılıç’ın derhal serbest bırakılması çağrısında bulundu. Taner Kılıç’ın saygın bir insan hakları savunucusu olduğunu vurgulayan üyeler ayrıca Türkiye’de özgürlüklere yönelik baskının da sonlandırılmasını talep etti.

Uluslararası Af Örgütü’nün Taner Kılıç’ın tutuklanmasının ardından küresel çapta başlattığı acil eylem de sürüyor. Acil eylem kapsamında şu ana kadar bir haftadan kısa bir sürede 100 binin üzerinde imza toplandı. Türkiye’den de imza kampanyasına acileylem.org.tr sitesinden destek verilebiliyor.  

YK BAŞKANLARI SEMBOLİK OLARAK TUTUKLU POZU VERDİ

Brüksel’deki Türkiye Büyükelçiliği önünde düzenlenen eylemde Uluslararası Af Örgütü Belçika Şubeleri’nin Yönetim Kurulu Başkanları sembolik olarak kelepçeli fotoğraf çektirerek Kılıç’ın tutuklanmasını protesto etti. İki eski Yönetim Kurulu Başkanı da Belçikalı üyelerin eylemine destek verdi. Üyeler ayrıca Taner Kılıç’ın serbest bırakılması talebiyle toplanan 14 bin 500 dilekçeyi de büyükelçiliğe sundu.

Japonya’nın başkenti Tokyo’daki eylemde ise Uluslararası Af Örgütü üyeleri Türkiye Büyükelçiliği’nin önünde bir açıklama yaparak, “Uluslararası Af Örgütü Japonya olarak Taner Kılıç’ın yanındayız ve serbest bırakılana kadar ona her türlü desteği vermeye devam edeceğiz” ifadelerini kullandı.

Hollanda’da da Türkiye Büyükelçiliği önünde toplanan üyeler, Taner Kılıç’ın büyük boyda portre fotoğrafını açarak derhal serbest bırakılması talebinde bulundu. Nepal’de aktivistler ellerinde “Taner Kılıç’ı serbest bırakın” dövizleri taşırken, İspanya ve İsviçre’de de Uluslararası Af Örgütü üyeleri Türkiye’nin bu ülkelerdeki temsilcilikleri önünde toplandı.

100 BİNİ AŞKIN İMZA TOPLANDI

Uluslararası Af Örgütü, Taner Kılıç’ın tutuklanmasının ardından küresel çapta bir imza kampanyası başlatmıştı. Kılıç’ın derhal serbest bırakılması için çağrıda bulunulan kampanya için Danimarka’da 44 bin, Fransa’da ve İspanya’da 30 bin, Belçika’da 14 bin 500, İsviçre’de ise 4 bin imza toplandı. Türkiye’den de kampanyaya acileylem.org.tr sitesinden destek verilebiliyor.

GENEL SEKRETER SHETTY LONDRA BÜYÜKELÇİLİĞİ ÖNÜNDE

Bu kapsamdaUluslararası Af Örgütü Genel Sekreteri Salil Shetty Türkiye’nin Londra Büyükelçiliği önündeki Taner Kılıç eylemine katıldı. Kılıç’ın derhal serbest kalması için Londra’daki Türkiye Büyükelçiliği önündeki eyleme katılan Shetty, Uluslararası Af Örgütü Birleşik Krallık Şubesi Direktörü Kate Allen ile birlikte Taner Kılıç’ın serbest bırakılmasını talep eden dövizler tuttu. Büyükelçilik önünde toplanan Uluslararası Af Örgütü üyeleri, Türkiye’nin özgürlüklere yönelik uyguladığı baskıyı da derhal durdurması gerektiğini vurguladı.

Taner Kılıç için İspanya’dan Japonya’ya kadar düzenlenen eylemlere Uluslararası Af Örgütü’nün ABD üyeleri de katıldı. Beyaz Saray’ın önünde toplanan aktivistler, ABD Başkanı Donald Trump’a “üç maymunu oynamayı” bırakarak Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’dan Taner Kılıç’ın serbest kalmasını talep etmesi için çağrıda bulundu.

Dünyanın dört bir yanındaki Uluslararası Af Örgütü üyeleri sokak ve sosyal medya eylemleri düzenleyerek geçen hafta tutuklanan Uluslararası Af Örgütü Türkiye Şubesi Yönetim Kurulu Başkanı Av. Taner Kılıç’a destek verdi.

2014 yılından bu yana Türkiye Şubesi Yönetim Kurulu Başkanlığı’nı sürdüren Kılıç ile birlikte 22 avukat hakkında 6 Haziran Günü  FETÖ soruşturmaları kapsamında bir gözaltı kararı çıkarılmıştı. Kılıç’ın 9 Haziran gecesi çıkarıldığı mahkemede tutuklu yargılanmasına karar verilmişti. Taner Kılıç’ın gözaltına alınması ve ardından da tutuklanması uluslararası kamuoyunda geniş bir yankı uyandırarak, ABD Dışişleri Bakanlığı, Avrupa Birliği, Almanya İnsan Hakları Sorumlusu, Danimarka Dışişleri Bakanı’nın yanı sıra çok sayıda uluslararası ve ulusal insan hakları kuruluşları tarafından kınandı.