AB Genişleme Komiseri Oliver Varhelyi, müzakerelerinin yeniden başlayabilmesi için Türkiye’nin demokrasi konusunda ilerleme kaydetmesi gerektiğini söyledi. Dışişleri Bakanı Hakan Fidan ise Türkiye’yi sürecin dışında tutmanın büyük bir stratejik hata olduğunu savundu. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Temmuz ayındaki NATO Zirvesi öncesinde, İsveç’in NATO’ya girişine yeşil ışık yakmasını, ülkesinin AB’ye katılım müzakerelerinin yeniden başlatılması koşuluna bağlamıştı.
Avrupa Komisyonu’nun Komşuluk ve Genişlemeden Sorumlu Üyesi Oliver Varhelyi, Dışişleri Bakanı Hakan Fidan ile Ankara’da ortak basın toplantısında konuştu. Varhelyi, “Katılım müzakereleri şu anda durmuş durumda. Müzakerelerin yeniden başlayabilmesi için demokrasi ve hukukun üstünlüğünü de içeren çok net kriterlerin belirlenmesi gerekiyor.” dedi. Macar Komisyon Üyesi Varhelyi, Ankara ile Avrupalılar arasındaki ortaklığın “muazzam bir potansiyele” sahip olduğuna inandığını da kaydetti.
HAKAN FİDAN: STRATEJİK HATA
Hakan Fidan, Brüksel’in katılım müzakerelerinin önüne “siyasi” engeller koyduğunu savundu. Fidan, “Avrupa Birliği’nden siyasi engellemelere müsamaha göstermemesini bekliyoruz. İlişkilerimizin ilerlemesi için gerekli iradeyi sergilemelerini ve daha cesur davranabilmelerini istiyoruz. Avrupa Birliği, Türkiye’siz gerçek manada bir küresel aktör olamaz. Türkiye’nin AB’ye üyelik sürecinin önünün açılması, ilişkilerimizin üyelik perspektifi temelinin yeniden canlandırılması elzemdir.” dedi.
Fidan, AB’nin genişleme politikasının, jeopolitik kaygılarla, AB gündemine yerleştiği bir dönemde Türkiye’yi bu sürecin dışında tutmanın büyük bir stratejik hata olacağının, AB’nin Türkiye’yi müzakere eden bir aday ülkesi olarak ve ahde vefa ilkesinin gereklerini yerine getirmesi gerektiğini vurguladı.
Türkiye, 1987’de Avrupa Ekonomik Topluluğu’na ve 1999’da Avrupa Birliği’ne üyelik başvurusunda bulundu. 2005’te başlayan AB katılım müzakereleri son yıllarda kesintiye uğradı.