Real Madrid’le olan sözleşmesini 5 yıl daha uzatan 31 yaşındaki Cristiano Ronaldo attığı goller, kazandığı kupalarla milyonları peşinden sürekleyen bir yıldız. Kariyerinde neredeyse kaldırmadığı kupa kalmayan Ronaldo’nun en az bilinen yönü ise yardımseverliği. Fakir bir ailede büyüyen Ronaldo, kazancının bir kısmını yoksullarla paylaşacak kadar cömert. Babası 52 yaşında aşırı alkol ve sigaradan hayatını kaybettiği içinse kendine verdiği bir söz var: Asla alkol ve sigaraya bulaşmıyor!
12 yaşında keşfedildi
Portekiz’in Madeira Adası’nda yoksul bir semtte hayata gözlerini açan Ronaldo’nun iki ablası ve bir de ağabeyi var. O henüz çocukken, annesi temizlik, babası ise bahçıvanlık yapıyordu. Babasının alkol bağımlılığının yanı sıra, ağabeyi de uyuşturucu bağımlısıydı.
Neyse ki Ronaldo’yu henüz 12 yaşındayken Sporting Lizbon keşfetti. İlk resmî maçını 17 yaşında bu takımın formasıyla yaptı. Kısa süre içinde Manchester United’ın efsane hocası Alex Ferguson’ın radarına girdi ve burada dünyaca ünlü bir yıldız hâline geldi. Herkes Ronaldo’nun başarısında Ferguson’ın payı olduğunu söylerken, Sir Ferguson çıktı ve Ronaldo’nun “kendi kendini bu hâle getirdiğini” söyleyerek krediyi oyuncusuna iade etti.
Sadece futbolcu değil, bir ‘star’
Ronaldo, sadece saha içi başarılarıyla gündem olan bir isim değil. Bir dönem İngiliz futbolunun ‘yüzü’ olan David Beckham’dan sonra, ‘marka’ olarak da konuşulan ikinci futbolcu diyebiliriz Ronaldo’ya. Forbes dergisinin tespitine göre, Ronaldo’yu dünyada tanınmışlık olarak sadece Lady Gaga, Rihanna, Justin Bieber ve Katie Perry geride bırakabiliyor.
İngiliz spor dergisi SportsPro’ya göre ise yine Ronaldo dünyanın en değerli 5 sporcusundan biri. Ronaldo’nun adıyla özdeşleşen CR7, aynı zamanda tescilli bir markanın adı. Doğduğu şehir Madeira’da yaklaşık 4 metrelik bir heykeli ve adına açılan müze dışında Londra’daki ünlü Madame Tussauds Müzesi’nde de balmumundan yapılma heykeli var. Viva Ronaldo adlı sosyal paylaşım sitesi, dünyanın her tarafından hayranları için buluşma noktası.
Araştırmalara konu oldu
Jöleli saçları ve haltercileri andıran kaslarıyla Ronaldo asla profesyonellikten taviz vermiyor. Real Madrid’in antrenman tesisleri Valdebebas’ta herkes evin yolunu tutarken tek başına çalışmaya devam eden Ronaldo, University of Surrey’den bir grup akademisyen için araştırma konusu oldu. Ortaya çıkan sonuç, ‘gerçekten olağanüstü’.
Vücudundaki yağ oranı birçok süper modelden daha az. Kas gücünden dolayı topun hızını 130 km/saate kadar çıkarma yeteğine sahip. 25 metreyi 3,5 saniyede koşuyor, durduğu yerde 44 cm yükselebiliyor. Koşarken iki adımı arası 78 cm olan Ronaldo, bu özelliğiyle NBA’daki basketbolcuların ortalama adım uzunluklarından bile 7 cm ileride.
O bir hayırsever
Ronaldo’nun hayırseverliğine gelelim. Portekiz geçen yaz oynanan Euro 2016’da sürpriz bir şampiyonluk kazanmıştı ve bu başarı sebebiyle futbolculara 275 bin Euro prim ödenmişti. Portekizli yıldız Ronaldo, bu primin tamamını kanserli çocukların tedavisi için bağışladı. Ancak bu Ronaldo’nun tek seferlik yaptığı bir cömertlik değil. 2012’de de Altın Ayakkabı ödülünü açık arttırma ile satan Ronaldo, elde edilen 1,5 milyon Euro’yu Filistinli çocuklara bağışlamıştı. 2014’teki Ramazan ayında ise Filistinli çocuklara 2 milyon Dolar yardımda bulundu.
Ronaldo’nun kanser hastalarına özellikle önem vermesinin sebebi, annesi Dolores’in de 2008’de kanser tedavisi görmesi. 2014’te İspanya’daki bir bebeğin beyin kanseri sebebiyle gördüğü tedavinin bütün masraflarını Ronaldo karşılamıştı. Aslında aile Ronaldo’ya ulaşarak sadece açık arttırmada satmak için forma ve ayakkabılarını istemektir. Ancak Ronaldo hem istedikleri gibi formasını gönderir hem de masrafları karşılar.
Kupa ona çok yakışıyor
Euro 2016 finalinde Portekiz’le ev sahibi Fransa karşılaşıyordu ve daha oyunun başlarında Ronaldo sakatlanarak oyundan çıkmıştı. Kameralar ona yaklaştığında herkes gözyaşlarını gördü. Seven sevmeyen herkes o gözyaşlarına eşlik etti. Sakatlansa da maçtan hiç kopmadı, kenarda takımın hocasıyla birlikte adeta maçı yönetti. Nihayet 31 yaşındaki Ronaldo’nun ellerinde kupa yükseldiğinde, hemen herkes ona kupanın çok yakıştığını söyleyecekti. Çünkü herkes atletik vücudu ve hırsıyla kupalara uzanan Ronaldo’nun içindeki ‘insanî yönleri’ de iyi biliyordu.