İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı ve Millet İttifakı’nın Cumhurbaşkanı Yardımcısı Adayı Ekrem İmamoğlu, Erzurum’da AKP’li, Ülkücü ve Hizbullahçı bir grubun taşlı saldırısına uğradı. Provokasyonla karşı karşıya kalan İmamoğlu’nun konuşması sırasında otobüsün camları kırıldı. İmamoğlu konuşmasını tamamlayamadı.
Saldırının ardından İmamoğlu, “Seyreden polisler, biz de sizi seyrediyoruz. Seyreden Emniyet Müdürü, Vali, biz de sizi seyrediyoruz” diyerek yetkililere tepki gösterdi.
İmamoğlu, Erzurum Büyükşehir Belediye Başkanı Mehmet Sekmen, Vali Okay Memiş ve Emniyet Müdürü hakkında suç duyurusunda bulunacaklarını açıkladı. Miting alanında bulunan İstanbul Halk Ekmek Yönetim Kurulu Başkanvekili Özgen Nama, Halk TV’ye yaptığı açıklamada “İnsanların kafasının kanadığını gördüm” dedi.
Ekrem İmamoğlu, taşlı saldırı altındayken otobüsten polise seslendi: İnsanların can güvenliğini sağlayın
İmamoğlu havalimanında ise o anları anlattı
Erzurum’da provokasyon; AKP’li, Ülkücü ve Hizbullahçı grup otobüsü taşladı, polis seyretti
VPNsiz https://t.co/nNkcJnGB7S… pic.twitter.com/fVrgTtWE8D
— Tr724 (@Tr724) May 7, 2023
İMAMOĞLU: VALİ 5 BİNE YAKIN POLİSLE ÖNLEM ALDIK DEMİŞTİ
İmamoğlu, alandan uzaklaştıktan sonra yaptığı basın açıklamasında şunları söyledi:
“Öncelikle şunu söyleyeyim, Türkiye’nin her yerine gittiğimiz gibi bugün de Erzurum’dayız. Erzurum’da bizi gayet güzel karşılayan saygıdeğer hemşerilerimize teşekkür ederiz. Bizi yol boyunca selamlarıyla, en güzel duygularıyla karşılayanlara teşekkür ederiz. Önce belirlenen miting alanı başvurumuza rağmen o alanın bize verilmeyeceğini, burayı uygun gördüklerini söylediler. Gün içerisinde biz gayet güzel hem hem Sivas’ta hem de Türkiye’nin medeniyet beşiği Çorum’da mitingimizi yaptık. Üçüncü durak olarak Erzurum’a geldik.
Çorum-Sivas arasında büyükşehir belediyesi büyük bir nezaketsizlik göstererek, 50 otobüsünü yığarak tanıtım yapacağı yönünde bir duyuru yapıldı. Kendisini tanıyorum, nezaketsizliği yakıştıramadım. Daha sonra valiyle irtibat kuruldu, vali ‘5 bine yakın polisimizle Erzurum’da gerekeli tedbirler alındı, hiç sorun yok’ dedi. Akabinde biz havalimanında bu güzel karşılamayla beraber konuşma yapacağımız alana vardık. Bütün meydan doluydu. Çocuk, kadın, genç, emeklisi, yaşlısı, o güzel meydanı gelincik tarlasına çevirmişler.
“POLİS KILINI KIPIRDATMADI”
Sonra bir baktık, her yerden taş yağdı, polislerin hiçbirisi kılını kıpırdatmadı. Bu bir talimattır. Bunun adı başka bir şey olamaz. ‘Müdahale etmeyin’ talimatıdır. Otobüsün üstüne çıktık, bize taşlar atılıyor. Ben konuşmanın 5. dakikasında konuşmamızı kestim.
Çünkü bize atılan taşlarla insanlarımız uzaklaştı. Arabanın içine girdikten sonra taşlar devam etti. Vatandaşlarımıza ‘siz uymayın’ bunlara dedim. Polislerimizi uyardım, yetkililer hakkında suç duyurusunda bulunacağım. Akabinde arabayla oradan ayrıldım. Arabamızın camları malum. Arabanın içine giren arkadaşlarımda hiçbir şey yok.
“VALİYE İSTİFA ETMESİ GEREKTİĞİNİ SÖYLEDİM”
Bir tarafta 200 kişilik, sözüm ona AK Partili, MHP’li kişiler vardı. Valiye mesaj attım, istifa etmesi gerektiğini söyledim. Biz sadece esnaf ziyaretini biliyorduk. Miting olduğu için tedbirleri o anlamda almadık. 300 tane provokatörü engelleyemediniz. Siz Erzurum’a yakışmayan bir valisiniz. Yakışmayan bir emniyet müdürü, yakışmayan bir irade var. Bu iradenin tepesinde kim varsa, içişleri bakanından cumhurbaşkanına kadar sorumludurlar.
Vali beye şunu söyledim, en geç 20 dakika içerisinde oradaki insanların can güvenliğini sağladık diyene kadar burada bekleyeceğim. Yaralıları gerekirse ziyaret edeceğim. Onlarla ilgili bilgi almadan burayı terk etmiyorum.”
ERDOĞAN “KİTAPSIZLAR” DEMİŞTİ
Erdoğan, HÜDAPAR Genel Başkanı Zekeriya Yapıcıoğlu’nun da katıldığı 2 gün önceki Erzurum mitinginde şu ifadeleri kullanarak muhalefeti hedef almıştı: “CHP geçen hafta Erzurum’a gelmiş. Öyle mi? 250-300 kişi gelince güvenlik gerekçesi deyip mitingi iptal etmişler, öyle mi? İP gelmiş, sadece esnaf ziyareti yapmış, 300 kişi etrafında toplanmış. En son HDP bin 500 kişiyle Hınıs’ta miting yapmış. Ben şimdi buradan Hınıs’taki kardeşlerime de sesleniyorum. Bunlardan ne bekliyorsunuz? Benim Hınıslı kardeşim imanlıdır, inançlıdır, Hınıslı kardeşim bu imansızlara, bu kitapsızlara, bu ezansızlara artık ‘Haydi buradan’ demeyecek mi?”