Cezaevlerindeki hasta tutuklu ve hükümlülere yönelik kötü muamele ve işkence devam ediyor. Kanser olmasına rağmen üç kez tahliyesi reddedilen ve sonra hayatını kaybeden KHK mağduru öğretmen Tacettin Toprak’ın (36) ölümü, hasta tutukluların yakınlarını daha çok endişelendirdi.
Beş ay önce akciğer kanseri teşhisi konulan hasta tutuklu Özgür Doğan (42), İzmir Kırıklar Cezaevi’nde ölüm-kalım mücadelesi veriyor. İzmir Adli Tıp’ın vereceği rapor için yaklaşık iki aydır bekletilen Doğan’ın, kanserin 4’üncü evresinde olduğu öğrenildi.
Bold Medya’nın haberine göre, Özgür Doğan’ın eşi, “Artık başka çaremiz kalmadı. Eşimin durumu kötü. Hepimizin psikolojisi bozuldu.” dedi.
Adli Tıp raporuna rağmen tahliye edilmiyor
Geçen Ramazan Bayramı’nda Manisa Salihli Cezaevinden İzmir Kırıklar Cezaevi’ne gönderilen ve İzmir Katip Çelebi Araştırma Hastanesinde kemoterapi almaya başlayan Doğan’ın Heyet Raporu olmasına rağmen, adli tıp raporu olmadığı için tahliye edilmeyerek bekletiliyor.
Özgür Doğan’ın eşi S. D., “Eşimle dün görüştük. Nefes almada ve konuşmada zorluk çekiyor. Kemoterapinin yan etkileri başladı, saçı dökülüyor, çok halsiz. Bağışıklığı bayağı düştü. Ve yapyalnız bir odada tek başına yaşam savaşı veriyor.” dedi.
31 Temmuz 2019’dan bu yana İzmir Katip Çelebi Araştırma Hastanesinde kemoterapi alan Doğan, tedavisi sırasında bazen hastaneye yatırılıyor, bazen de günübirlik cezaevi ile hastane arasında dolaştırılıyor.
Tahliye talebi 3 kez reddedilen kanser hastası KHK’lı öğretmen Tacettin Toprak ise hayatı kaybetti. Geç gelen tahliye sonrası hastanede tetkikleri yapılan Toprak için doktorlar, bir şey yapamayacaklarını söylemişti.
S. D, “Eşim o zaman çok yoruluyor 09.00’dan 17.00’ye kadar bir odada aç şekilde bekliyor. Sonra günlerce kendine gelemiyor. Çok hasta oluyormuş, hepsinin tedavisi bitene kadar bekletiyorlarmış.” ifadelerini kullandı.
66 KİLODAN 53’E DÜŞTÜ
En son 15 Ağustos 2019’da kan değerlerine bakılması için hastaneye götürülen Özgür Doğan’ın değerleri düşük çıktığı için doktoru 5 iğne verdi.
“Eşimin tedavisinde aksamalar oldu.” diyen eşi şöyle devam etti: “Hastanede hücre gibi bir odada kaldı. 66 kilodan 53 kiloya düştü. Bir kere bile halinden şikayetçi olmadı ama en son mektubunda ‘Susuz kalmış bir balık gibiyim’ yazmıştı. Ben 36 yaşında, 3 çocuklu bir sınıf öğretmeniyim. 6 yıl öğretmenlik yaptım. Şimdi de kanser olan hasta mahkum eşimi bekliyorum.”
