OECD’nin 2017 “Eğitime Bakış” raporuna göre, Türkiye’de yüksek eğitim almış her 4 kişiden 1’i iş bulamıyor. Raporda Türkiye’de yüzde 25 civarındaki işsiz üniversite mezununa ek olarak, lise mezunları arasında işsizlik oranı yüzde 38 ve lise diploması olmalayanlarda yüzde 49 olarak kaydedildi. Bu oran OECD ülkelerinin ortalamalarına göre oldukça yüksek olduğu görüldü.
Rapora göre eğitimdeki tek sorun ‘diplomalı işsizlik’ değil. OECD ülkeleri arasında sınıf mevcudiyetleri en yüksekler arasında yer alıyor. Türkiye’de devlet ve özel okullar arasında eğitim kalitesi ve öğrenci başına düşen eğitmen sayısı bakımından uçurum olduğu görüldü. Okul öncesi eğitim açısından da Türki OECD otalamalarının çok gerisinde olduğu kaydedildi.
Tüm Öğrenci Velileri Dayanışma Derneği (ÖVDER) İzmir Şube Başkanı Orhan Yüce’nin, Evrensel’e yazdığı mektupta ise şu değerlendirmeleri yaptı:
– Üniversite sınavlarında 180 puanı geçenlerin oranı 2016’da yüzde 77 iken 2017’de yüzde 71’e düştü.
– 1 milyon 900 bin adayın 850 bini ekonomik ve diğer nedenlerle tercih yapmadı. Doluluk oranı yüzde 95.3’den yüzde 74.7’ye düştü.
– Anadolu liselerinden üniversiteye giriş, yüzde 56’dan yüzde 44’e düştü
– 223 bin imam hatip lisesi mezunundan ancak 40 bini yüksek öğrenime girebildi.
– 2015 PISA sonuçlarında fen, matematik ve okuduğunu anlamada OECD ülkeleri başarı ortalaması yüzde 15.3 iken Türkiye yüzde 1.6’ya düştü.
– Türkiye UNICEF’in “çocukların yaşam koşulları”na yönelik performans raporunda 41 ülke arasında sondan 5’e düştü.
– Her ilde en az bir yüksek okul açılmasına karşın, içi boşaltılarak, okullar değersizleştirildi. Eğitim “işletme”, öğrenci-veli “müşteri” olarak görüldü.