2018 Dünya Kupası C Grubu’nda Fransa favori, ikinci kim olur?

HABER-İNCELEME | HASAN CÜCÜK

Fransa, Danimarka, Avustralya ve Peru’nun yer aldığı C Grubu’nda liderlik için bir numaralı favori olarak Fransa gösteriliyor. Kadro kalitesi olarak diğer takımlara fark atan Fransa sadece grubun değil, kupanın da favorileri arasında. Danimarka, ikincilik için daha şanslı ancak Peru ve Avustralya’yı yabana atmamak gerekiyor.

FRANSA: Euro 2016’yı unutturmak istiyor

Evinde düzenlediği turnuvalarda kupayı kimseye kaptırmayan Fransa’nın bu geleneği Euro 2016’da bozulmuştu. 1984’de Avrupa şampiyonu, 1998’de Dünya Kupası şampiyonu olan Fransızlar, Euro 2016 finalinde üstün oynadıkları maçta Portekiz’e boyun eğmişti. Fransa için Rusya 2018, iki yıl önce evinde yaşadığı hüsranı telafi etme fırsatı sunacak. Fransa kupanın mutlak favorileri arasında yer bulmuyor. Ancak kadro yapısıyla beni hesaba katın mesajı veriyor.

1998’de Zidane’li kadrosuyla Dünya Kupası’na uzanan Fransa, 2006 Almanya’da yine finale kadar gelmiş ancak İtalya engelini aşamamıştı. 2010’da gruptan çıkamayan Fransa, 2014’te çeyrek final görmüştü. Rusya yolunda Hollanda ve İsveç’le liderlik mücadelesi veren Fransa, son maçında grup liderliğini tescil ettirmişti. Gol yollarında sıkıntılı bir Fransa vardı. Gol sıkıntısı çekti ama kalesini de gole kapatmayı başardı.

Fransa’nın başında 1998 Dünya Kupas’nı kaldıran Didier Deschamps bulunuyor. 2012’den bu yana koltukta oturan Deschamps, oyunculuğunda azmi ve bitmek bilmez enerjisiyle tanınıyprdu. Teknik patron olarakta oyuncularından yüzde yüz verim isteyen Deschamp, görevini yapmayan oyuncuyu gözünü kırpmadan kadroya almamasıyla dikkat çekiyor.

Fransa adeta yıldızlar topluluğu. Öne iki isim biraz daha fazla çıkıyor. Manchester United’li Paul Pogba ve Atletico Madrid’li Antonine Griezmann takımın şuan için taryışmasız yıldızları. Ancak bu isimleri zorlayacak hatta geride bırakacak PSG’li Kylian Mbappe ve Barcelonalı Ousmane Dembele var. Kalede Hugo Lloris yılların tecrübesiyle emniyet sübabı olmaya devam ediyor. Defansta Benjamin Mendy (Manchester City), Samuel Umtiti (Barcelona) ve Raphael Varane (Real Madrid) mevkilerinde Avrupa’nın en iyileri arasında bulunuyor.

Orta sahada bitmek bilmez enerjisiyle N’Golo Kante’ye, Blaise Matuidi (Juventus) ve Corentin Tolisso (Bayern Münih) eşlik ediyor. Tabi orta sahanın generali Pogba’yı unutmamak gerekiyor. Forvet ise tam yıldızlar topluluğu. Griezmann, Mbappe ve Dembele’nin yanı sıra bu sezon müthiş maçlar çıkaran Nabil Fekir (Olympique Lyon) ve Florian Thauvin (Olympique Marsilya) Fransa’nın Rusya’daki en önemli kozları olacak.

DANİMARKA: Euro 92 rüyasıyla geliyor

Danimarka futbolu denince akıllara Michael Laudrup ve Peter Schmeichel ile plajdan gidip şampiyon oldukları Euro 92 gelir. Sepp Piontek’in 1978-90 arasında temellerini attığı Danimarka, Avrupa’nın futbol ülkelerinden biri olmayı başardı. Tarihinde 5. kez Dünya Kupası’nda sahne alacak. Vikingler, oldukça zorlanarak geldikleri Rusya’da en iyi dereceleri olan 1998 Dünya Kupası’ndaki çeyrek finali geçmek istiyorlar.

Eleme gruplarında Polonya’nın ardından ikinci olan Danimarka, Rusya biletini play-off maçlarıyla aldı. İrlanda ile sahasında golsüz berabere kaldığı maçın rövanşında adeta şov yapan Vikingler 5-1’lik skorla adlarını Rusya’da mücadele edecek 32 takım arasına yazdırmayı başardı.

Danimarka’nın dümeninde Norveçli Age Hareide oturuyor. Morten Olsen 15 yıl sonra görevini bırakınca 2015’in sonlarında takım İskandinavya futbolunu yakından tanıyan Hareide’ye teslim edildi. Daha önce Norveç milli takımı yanı sıra Rosenborg, Bröndby ve Malmö takımlarını çalıştıran Hareide hucüm futbolu oynatmasıyla tanınıyor.

Danimarka’nın en önemli yıldızı Tottenham formasını giyen Christian Eriksen. Avrupa’nın en iyi orta sahalarından biri olarak gösterilen Eriksen, Hareide döneminde gol yollarında oldukça etkili olmaya başladı. İrlanda’yı 5-1 yendikleri play-off maçında 3 golün altına imzasını atan Eriksen, Tottenham başarısını Rusya’ya da taşımak istiyor. Kaleyi ünlü efsane Peter Schmeichel’in oğlu Kasper koruyor. Babası kadar olmasa da defansa güven veriyor. Yine Fenerbahçe’denm hatırladığımız Simon Kjaer defansın önemli ismi. Danimarka son 20 ayda oynadığı 14 maçta yenilgi yüzü görmedi.

PERU: 36 yıllık hasret bitti

Peru’nun bir Dünya Kupası’nda daha boy göstermesi için tam 36 yıl geçmesi gerekiyordu. Peru denince akıllara iyi pas yapan, hucüm gücü yüksek ve tekniği iyi oyunculardan kurulu bir takım akıllara gelirdi. 1970’li yıllarda yetiştirdiği Hugo Sotil, Teofilo Cubillas ve Hector Chumpitaz gibi yıldızlarıyla adından söz ettiren Peru, 1970 Dünya Kupası’nda çeyrek final görmüş, aynı dönemde Copa America’yı kazanmıştı. Son kez katıldığı 1982 Dünya Kupası’nda grupta çıkamayan Peru uzun süre futbol sahnesinden çekilmişti.

Rusya yolunda grup elemeleri Peru çin facia başladı. İlk 6 maçta sadece bir galibiyet alan Peru, son 6 maçta ise 3’er galibiyet ve beraberlik aldı. Rusya biletini Yeni Zelanda ile yaptığı play-off maçında alan Peru, 2017’de oynadığı maçlarda yenilgi yüz görmedi.

Peru’yu Arjantinli Ricardo Gareca’ya çalıştırıyor. 1980’li yıllarda Arjantin ve Brezilya kulüplerinde top koşturan Gareca, 20 kezde Arjantin milli formasını giydi. Peru’yu Copa America’da yarı final oynatan Gareca, 36 yıllık Dünya Kupası hasretini bitiren teknik adam oldu.

Peru’nun en önemli yıldızı Jefferson Farfan ve Paolo Guerrero. Uzun yıllar PSV ve Schalke 04 formalarını giyen Farfan 33 yaşının tecrübesiyle Rusya’ya geliyor. Paolo Guerrero ise Bayern Münih ve Hamburg formalarını giydi. Takımın en önemli gol silahı olan Paolo Guerrero, aldığı doping cezasından dolayı kupaya katılma iznini son günlerde alabildi.

AVUSTRALYA: Kriket ve rugby dışında futboluda da iddialılar

Tarihinde ilk kez 1974 Dünya Kupası’nda sahne alan Avustralya’da futbol; kriket, rugby ve Avustralya futbolunun gölgesinde kaldı. Spor denince futbol pek akıllara gelmezdi. Ancak bu durum son dönemde değişmeye başladı. Futbol giderek ülkenin en popüler spordalları sıralamasında üstlerde yer bulmaya başladı. 32 yıl aradan sonra 2006 Dünya Kupası’na katılan Avustralya, Okyanusya Federasyonu’nunda ayrılıp Asya Federasyonu’na dahil oldu. 2010 ve 2014’te de kupada mücadele eden Kanguru ülkesi, başarısını Asya şampiyonluğu ila tescil etti. Rusya biletini Honduras’la oynadığı play-off maçıyla alan Avustralya Dünya Kupası’nda mücadele edecek ülkeler arasına adını son sıralarda yazdırdı.

Rusya biletini alan teknik patron Ange Postecoglou’nun görevi bırakmasıyla teknik adam arayışına giren Avustralya Futbol Federasyonu göreve 2010’da Hollanda’yı Dünya Kupası’nda finale taşıyan Bert van Marwijk’i getirdi. Hollandalı teknik adamın tecrübesiyle Rusya’da iyi sonuçlar almak istiyorlar.

Avustralya’nın en önemli yıldızı yıllarca Everton giyen Tim Cahill. Artık futbolunun son dönemini ülkesinde geçiren 38 yaşındaki Cahill milli forma ile 50 gole imza attı. Yine ülkemizde Gençlerbirliği ve Antalyaspor formasını giyen Mile Jedinak, Avustralya’nın hem kaptanlığını yapıyor hem de orta sahasını toparlıyor. 34 yaşındaki Jedinak, play-off maçında 3-1 yendikleri Honduras’a golleri atan isim olmuştu.

Türkiye'de bu haberi engelsiz paylaşmak için aşağıdaki linki kopyalayınız👇

YORUM YAZIN

Lütfen yorumunuzu yazın
Lütfen isminizi girin