HABER-KULİS | TUNA YILDIZ
HDP eski Eşbaşkanı Selahattin Demirtaş’ın da tutuklu olarak yargılandığı Kobani davasının eski mahkeme başkanı Bahtiyar Çolak’ın Ankara’daki ikametgahında gözaltına alınmasının artçı şokları devam ediyor. Çolak’ın ardından soruşturmada ismi geçen Amasya ve Kilis’te görevli iki savcı daha gözaltına alındı. Hakim Bahtiyar Çolak ev hapsine alınırken, savcı H.K. tutuklanarak cezaevine gönderildi. Soruşturmanın Ankara ve İstanbul’da derinleşeceği, listede bazı kamu görevlilerin daha olduğu konuşuluyor.
Hakim Bahtiyar Çolak, Adalet Bakanlığı’nın en prestijli hakimleri arasında yer alıyordu. Yargıtay üyesi ağabeyinin etkisiyle önce Ankara’ya tayin edildi. Ardından ,Hakimler ve Savcılar Kurulu (HSK) onun için Ankara 22. Ağır Ceza Mahkemesi’ni kurdu. Bu mahkemeye Türkiye’nin en dikkat çeken davaları verildi. Selahattin Demirtaş, TRT çalışanları ve bazı darbe davalarına direk müdahil oldu. Verdiği hukuksuz kararlarla vicdanlarda derin yara bıraktı. Ancak gücünün zirvesine ulaştığında aralarında onlarca polis, savcı, sivil ve siyasetçinin de bulunduğu “Derin devletin ticari istihbarat ayağı” olarak adlandıran “Atadedeler” örgütü adı altında bir oluşumun kurulmasına imza attı. Yaklaşık iki yıl boyunca devletin gücü kullanılarak, farklı kişi ve gruplar tehdit ve şantajla rüşvet vermeye zorlandı. Örgüt üyeleri Türkiye’nin onlarca şehrinde amaçlarına da ulaştı.
HSK’YA SUNULAN 200 KİŞİLİK YARGIÇ LİSTESİ
TR724’ün Türkiye’deki yargı kaynaklarından ulaştığı bilgilere göre; Yargıda Birlik Derneği’nin “seçkin” bir üyesi olan Çolak, 15 Temmuz öncesi ve sonrasında yüzlerce hakim ve savcının meslekten ihraç edilmesinde, tutuklanmasında etkin bir rol oynadı. Çolak 15 Temmuz öncesinde Yargıda Birlik Derneği’nin bir ferdi olarak 200’e yakın hakim ve savcının ismini HSK’ya liste halinde verdi. 15 Temmuz sonrasında da bu fişlemeler ve listelemeler devam etti. “Fetö” iddiasıyla görevde bulunan yargıçların ihracında etkin oldu. Çolak ile ilgili diğer iddia ise Süleymancılar olarak adlandırılan Süleyman Efendi Cemaati’ne yakın olduğu. Çolak, Ankara’ya geldikten sonra çevresinde bu cemaate yakın onlarca hakim ve savcının etkin görevlerde bulunması için mücadele verdi. Bu kapsamda da amacına çoğunlukla ulaştı.
ŞÜPHELİLER MİT KİMLİĞİ ÇIKARMIŞ
Atadedeler Örgütünün gücünü pekiştirmek için istihbarat kavramını sıklıkla kullandı. Bu kapsamda örgüt lideri Pınar Taşçı kod adlı Salice Fedakâr’ın “Elçi” ünvanını kullandığı ve kendi adına sahte Milli İstihbarat Teşkilatı (MİT) kimliği çıkardığı öğrenildi. Pınar Taşçı kod isimli kadının özellikle Ankara ve İstanbul’da hedefteki şahısları kontrol altına almak için farklı yöntemlere başvurduğu kaydedildi. MİT’e çalıştığını sürekli vurgulayan Salice Fedakâr ve çetesinin, işadamlarını “vatana sadakatlerini ispatlama”ları için belirlenen rakamları örgüte vermeleri, aksi halde gözaltına alınacakları ya da tutuklanacakları yönünde tehdit ettikleri belirlendi. Pınar Taşçı kod adlı Salice Fedakâr’ın sahte MİT kimliği kullanmasından dolayı, MİT’in de davaya müdahil olduğu kaydedildi. Şüphelilerde ele geçirilen belge ya da dijitallere göre, mağdurlarla bağlantıya geçileceği öğrenildi.
ÖRGÜTÜN LİDERİ ESKİ MANİSA SAVCISI
TR724’in ulaştığı bilgilere göre, örgüt 2019 yılında faaliyete geçti ve “Milliyetçi” görüşleri olan kişileri kadrosuna kattı. Örgüt bu kapsamda Ankara, İstanbul, Hatay, Samsun, Elazığ ve İzmir’de toplantılar yaptı. Dönemin Manisa Cumhuriyet Savcısı H. K.’nın liderliğini yaptığı örgüte, girişler de savcının onayıyla yapıldı. H.K. kendisine gelen bilgilere göre; kişilerle özel görüşmelere imza atıyordu. H.K. örgüte katmak istediği pek çok kişiyle makamında görüştü. Görüşmelerde örgütün arkasında MİT’in olduğu yönünde izlenimler verdi.