HABER-YORUM | SEMİH ARDIÇ
Krizin hangi safhaya geldiği en berrak şekilde istihdam verilerinden takip edilebilir. Türkiye İstatistik Kurumu’nun (TÜİK) kırpa kırpa ilan ettiği aylık “İşgücü İstatistikleri” yine de ekonominin temayülünü ortaya koyabilecek tek veri.
2018 yılı kasım ayında işsiz sayısı 3 milyon 981 bin kişiye yükseldi. İşsizlik oranı ise yüzde 12,3 oldu. Teferruatına inildiğinde bir ayda 230 bin kişinin işini kaybettiği görülüyor.
1 AYDA 1 MİLYONA YAKIN KİŞİ İŞ VE AŞTAN MAHRUM KALDI
230 bin 4 ile çarpıldığında 920 bin kişinin iş ve aştan mahrum kaldığı manasına geliyor ki Türkiye böyle bir içtimaî ve iktisadî felaketin altından kalkamaz.
Zaten açlığa denk bir maaşla idare etmeye çalışan 1 milyona yakın kişinin gelirden ve sosyal güvenceden tamamen mahrum kaldığı bir devirde reis-i cumhurun “kriz mriz yok” demesi müdafaanın en akla ziyan halidir.
İş bulma ümidi ile çalmadık kapı bırakmayan milyonlarca kişi, siyaseti halka hizmet yerine şahsi ikbal ve avanesini ihya vasıtasına dönüştürmenin en hunhar hali ile karşı karşıya.
Bunun içindir ki istihdam deposu olabilecek ne bir tesis inşâ ediliyor ne de iktidarın böyle bir endişesi var.
GERÇEK İŞSİZLİK YÜZDE 18,9
Üstelik TÜİK’in ilan ettiği rakamlara “iş aramadığı halde çalışmaya hazır olanlar” ile “iş bulma ümidini kaybedenler” dahil değil. Devlet baba onları “işsiz” saymıyor ve kayıtlarda göstermiyor.
İstatistiki kıymet bile atfedilmeyen iki kalemdeki işsizler de dikkate alındığında işsiz sayısı 6 milyon 117 bine fırlıyor. Aynı rakamın aktif işgücünde yer alan nüfusa oranı ise yüzde 18,9.
Bir başka ifade ile her 100 kişiden yaklaşık 5’i çalışabileceği halde iş bulamıyor.
SANAYİ ARALIKTA YÜZDE 10 DARALDI
İmalat sanayiinin yüzde 10 daraldığı 2018 yılı aralık ayında işsizlik daha da artacak. Kasımda daralma yüzde 7 iken işsizlik yüzde 19’un eşiğine geldi.
TÜİK’in ilan ettiği yüzde 12,3 oranı ile işsizlik 2009 krizindeki oranı geçmek üzere. Mevsimsellikten arındırılmış işsizlik ise bir önceki döneme göre 0,4 puan artışla yüzde 12 ile en son 2016 yılı aralık ayında gördüğü seviyeye geldi.
BÜTÜN SEKTÖRLERDE İSTİHDAM GERİ GİDİYOR
İktisatçı Seyfettin Gürsel’in altını çizdiği gibi kriz herkesin zannettiğinden daha vahim. Bir ay içinde yaklaşık 230 bin kişilik istihdam kaybı tek kelime ile çöküştür. Bildiğiniz gibi değil!
İstihdam kayıpları tarımda, sanayide ve hizmet sektörlerinde. Hasılı iktisadî faaliyet alanlarının tamamını kasıp kavuruyor kriz.
Adalet ve Kalkınma Partisi’nin gözbebeği inşaatta 10 ayda 350 bin kişi işini kaybetti.
İnşaat maliyetlerinde yüzde 30’un üzerinde artışa mukabil konut satışları düşünce müteahhit çareyi işçi çıkarmakta buldu.
İnşaatın içine düştüğü çukur Türkiye’nin de çukuru oldu.
1 MİLYON 32 BİN ÜNİVERSİTE MEZUNU İŞSİZ
Sanayideki kayıplar ihracata da zarar verecek safhaya geldi.
Turizm firmaları fiyat indirimi ve kur artışının cazibesine koşan yabancı turisti bu sezon bulamayabilir. Dünyada da kriz emareleri artıyor.
İmalat sanayii çakıldı, işsizlik hızla artıyor, sokaklarda sebze kuyrukları uzayıp gidiyor. İşsizler arasında 1 milyon 32 bin üniversite mezunu da var.
Diğer üniversite mezunlarının vaziyeti işsiz arkadaşlarından hallice! Onlar da sigorta hatırına açlığa denk 2 bin lira maaşa razı oluyorlar.
DEMİREL’İN O SÖZÜ
2018’de başlayıp 2019 senesinde derinleşen kriz hususiyetleri ve neticeleri itibarıyla iktisat tarihinde ilk sırada yer alacak.
Süleyman Demirel’in “Tencerenin deviremeyeceği hükûmet yoktur.” sözünü iktidardakilerin hafife almamalarını tavsiye ederim.
Kriz bildikleri gibi değil!