Türk Telekom’un hisseleri alacaklı 29 bankaya geçti, yönetim Saray’da kaldı
HABER-YORUM | SEMİH ARDIÇ
Türk Telekom’un yüzde 55 hissesi artık 29 bankaya ait. Hisse devri, bu kadar banka bir anda telekomünikasyon sektörüne yatırım yapmaya karar verdiği için olmadı. Bankalar kredilerini tahsil edemeyince şirkete el koymak mecburiyetinde kaldı.
2005’te Lübnanlı Hariri ailesine satılan Türk Telekom’da olup bitenleri hülâsa edecek tek kelime var. O da soygun!
BUGÜNDEN GERİYE DOĞRU NOKTALARI BİRLEŞTİRİN
Bizzat devleti idare edenlerin sevk ve idaresinde icra olunan soygun tarihin en büyük soygunları arasına girdi. 2005’te Hariri ailesinin Telekom ihalesini kazanmasına kimse mana verememişti.
Zira Haririlere gelinceye kadar sermaye ve sektör tecrübesi itibarıyla çok daha iddialı gruplar vardı. O gün için iğreti duran ve üzerinde pek durulmayan satışın iktidarın şuurlu bir tercihi olduğu şimdi daha iyi anlaşılıyor.
Yapı Kredi’nin yüzde 4,9 pay alarak Türk Telekom’a kredi veren bankaların kurduğu Levent Yapılandırma Yönetimi’ne dahil olması şekli bir işlem.
Bugünden geriye doğru bütün noktalar birleştirildiğinde sis bulutu dağılıyor. Çizgiyi takip ederseniz Saray’da mukim Recep Tayyip Erdoğan’ın kapısına varırsınız.
HARİRİ 7 MİLYAR DOLARI YURT DIŞINA GÖTÜRDÜ
Soygun planını sadeleştirerek anlatacağım: Erdoğan ile kuvvetli bağları bulunan Hariri ailesi Türk Telekom’u alacak.
Hazine’nin alacağı 6,5 milyar dolar derhal ödenecek. Buna mukabil bankalardan çekilecek 4,5 milyar dolar kredinin ödemeleri aksatılacak. Bu arada Telekom’un temettüsü (kâr payı) yurt dışına çıkarılacak.
Nitekim öyle oldu. 2005-2015 seneleri arasında 14 milyar dolar net kâr elde edildi. 12,6 milyar dolar temettü ödendi. Hariri’nin şirketi Oger temettünün 7 milyar dolarını aldı ve dışarı götürdü.
HAZİNE SEYRETTİ
Oger, Telekom’un yüzde 55’lik payını satın alması ilk adımdı. Satın alma bedeli için bankaların tahsis ettiği 4,75 milyar dolar kredi ödenmedi.
Şirket gırtlağına kadar borçlandırıldı. Bütün bunlar olurken Telekom’un ikinci büyük ortağı olan ve altın hisseyi elinde bulunduran Hazine soyguna ses çıkarmadı, çıkaramadı.
Hariri’nin Oger’i sırasıyla hem devleti hem satın aldığı şirketi hem de Türkiye’de faaliyet gösteren 29 bankayı soydu. Üstelik kredi borcu iki senedir ödenmediği halde mevzu sürüncemede bırakılarak soygunun Telekom’a ve Türkiye’ye faturasının kabarmasına göz yumuldu.
AKBANK, GARANTİ, İŞ BANKASI VE YAPI KREDİ KERHEN ORTAK
TTnet, Avea gibi şirketlerin sahibi olan ve Türkiye’nin bütün fiber optik kablo altyapısına sahip en önemli ve stratejik telekomünikasyon şirketinin hisseleri kredi borcuna mahsuben bankalara devredildi.
29 bankanın kurduğu Levent Yapılandırma Yönetimi şirketinde en büyük pay yüzde 35,6 ile Sabancı Holding’in “amiral gemisi” Akbank’a ait. Akbank’ı yüzde 22,1 payla Garanti Bankası, yüzde 11,6 payla İş Bankası takip ediyor. Yapı Kredi de yüzde 5’e yakın ortak oldu.
Hisseler bankalara devredildiğine göre yönetim kurulu da değişmeliydi, değil mi? Bilakis temettüyü yurt dışına götüren Muhammed Hariri’nin yerine Türk Telekom yönetim kurulu başkanı olarak Ömer Fatih Sayan getirildi.
ESKİ BAKANIN AĞABEYİ TELEKOM YÖNETİM KURULU BAŞKANI
Eski Kadın ve Aile Bakanı Fatma Betül Sayan Kaya’nın ağabeyi şu ana kadar vekâleten oturduğu koltukta artık asaleten vazife ifa edecek. Bankalar malın sahibi olsa da idareye karışamayacak.
Yönetim kurulunda Hazine Bakanı Berat Albayrak’ın yardımcısı Nurettin Nebati, TRT Genel Müdürü İbrahim Eren, Erdoğan’ın Arapça tercümanlığını yapan Sefer Turan ve Yiğit Bulut gibi Saray kontejanından isimler Sayan’ın başkanlığında hiç bir şey olmamış gibi yönetim kurulu üyeliğine devam edecek.
Mülkiyeti Hazine’ye ait bir şirketin içinin boşaltılmasından ve borç batağına sürüklenmesinden mesul isimlere bırakın hesap sorulmasını her biri taltif edildi. Bankalar da hiç olmazsa kâğıt üzerinde malın sahibi görünmeye kerhen razı oldu.
Aksi halde bütün bütün kaybedenler kulübüne yazılacaklar…
ERDOĞAN’DAN HABERSİZ OLMASI MÜMKÜN MÜ?
Bu kadar aleni bir soygunun hükûmetin daha doğrusu Başkan Recep Tayyip Erdoğan’ın bilgisi haricinde yapılmış olması mümkün mü? Artık bu ve benzeri suâllerin cevabı bilinse de Türkiye’de bir mana ifade etmeyecek.
Zira Türkiye hırsızı değil yakalayan polisi cezalandırmayı tercih edeli hayli vakit oldu.
17/25 Aralık 2013’te devletin içine çöreklenmiş rüşvet ve hırsızlık şebekesinin çarkına çomak sokan Yakup Saygılı, Mehmet Akif Üner gibi polis müdürleri 24 Aralık 2018’de ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına mahkûm edildi. Şaşırdık mı?
Köpekler salıp taşları bağlamışsanız Türk Telekom vakası ve benzeri soygunlardan dert yanmaya hakkınız olamaz.
Yeni birkaç soygunu daha yakında hep beraber okuruz…