Seri katillerin iç dünyası

Bir insanı seri katile dönüştüren şeyin ‘doğuştan mı’, ‘yoksa sonradan mı geliştiği’ konusunda bilimsel bir açıklama yok. Ama seri katillerin neden öldürdükleri, kurbanlarını neye göre seçtikleri konusunda bazı yaygın kabuller var. Birçok seri katille görüşen Dr. Morrison, ‘dünyada seri katili olmayan tek bir toplum bile yok’ diyor.

“İnsanların birbirleri ile neden arkadaş olduklarını anlamıyorum. Hiçbir şey için suçluluk hissetmiyorum. Suçluluk hisseden insanlara acıyorum.” 1974-1978 yılları arasında onlarca kadını öldüren Amerikalı seri katil Ted Bundy’nin bu sözleri aslında her seri katilin sahip olduğu temel özellikler arasında. Taş kalplilik, empati ve suçluluk duygusundan yoksunluk, egosantrik kişilik de diğer en karakteristik özellikleri.

Seri katillik tarihin eski çağlarından beri var olsa da ‘seri katil’ kavramı oldukça yeni. Bu ismin orijinali olan İngilizce ‘serial killer’ deyimini literatüre kazandıran 1970’li yıllarda bu tür kişileri soruşturan FBI ajanı Robert Ressler. FBI, bir katili, seri katil kategorisine almak için bazı kriterler gözetiyor. Katil, aynı anda olmamak üzere en üç kişiyi öldürmüş olmalı. Bu cinayetler arasında, tamamının aynı öfkenin ve cinnetin eseri olmadığını gösterecek kadar bir zaman dilimi geçmesi gerek. Bu, seri katilleri, son yıllarda ABD’de sıklıkla görülen ‘kitle katilleri’nden ayıran en önemli özellik.

Bunun yanında seri katiller cinayetlerini genelde aynı metotla gerçekleştirir. Ve her cinayetten sonra katilin, maktul üzerinde tam bir egemenlik hissi yaşadığını gösteren belirtiler olmalı. Yine, maktul, katile göre en azından bazı yönlerden daha güçsüz bir insan olmalı. Bu da, katilin, kurbanı üzerinde bir hâkimiyet kurma arayışında olduğunun göstergesi.

EN BÜYÜK SEBEP SEVGİYLE BAĞLILIK HİSSETMEMELERİ

Bir insanı seri katile dönüştüren şeyin ‘doğuştan mı geldiği’, ‘yoksa sonradan mı geliştiği’ konusunda bilimsel bir açıklama yok. Ama seri katillerin neden öldürdükleri, kurbanlarını neye göre seçtikleri, belirtileri hakkında bazı yaygın kabuller var. 135 ülkede seri katillerle görüşmeler yapan Dr. Helen Morrison, ‘dünyada seri katili olmayan tek bir toplum bile yok’ diyor ve ekliyor: ‘Ancak hangi ülkeden, ırktan, sosyal sınıftan, eğitim seviyesinden olurlarsa olsunlar çoğunlukla aynı karaktere sahipler.’ Bebeklik günlerini hatırlatıyor Morrison. Bebekler elden ele dolaştırıldıkları noktada ‘asıl kucağına’ bağlanır ve ondan uzaklaştırıldığında rahatsız olur ağlar. Bu, bebeklerde, bir başka insana sevgiyle bağımlı ayrı bir varlık oldukları duygusunun geliştiği dönemdir. ‘Bir başkasına sevgiyle bağlılık, tam bir psikolojik gelişimin olmazsa olmazıdır’ diyor Morrison. Seri katillerinse çoğunda bu duygu gelişmez.
Seri katillerin her biri kurbanlarını farklı şekillerde öldürüyor. Ancak, hepsinin ortak özelliği kurbanlarına karşı hiçbir şey hissetmemeleri. Kıskançlıkla veya sevdikleri için birini öldürmezler. Kurbanları onlar için sadece bir objedir. Kurbanlarının sergilediği ızdırap, yalvarma, korku ve perişanlıktan hiçbir şekilde etkilenmemelerinin nedeni budur. Kendilerine muktedirlik duygusu yaşattığı için kurbanlarının önlerinde acı çekmesinden zevk alırlar.
Yoğun şekilde yaşadıkları reddedilme korkusu da cinayetlerinde rol oynar. Birçok seri katil kurbanlarına, sıklıkla da öldürdükten sonra tecavüz eder. Bu, reddedilme ihtimalini ortadan kaldırır.

SERİ KATİLLERİN ‘TOPLUMU DÜZELTME’ İDDİASI

Seri katillerin neredeyse tamamı erkeklerden oluşuyor. Varsa sevgili veya eşlerinin, onların gerçekte bir seri katil olduğunu uzun süre hiçbir şekilde fark etmemeleri ise bir başka dikkat çekici yönleri. 1970’li yıllarda 33 genç erkeği öldüren John Wayne Gacy, kurbanlarının çoğunu evinin altındaki boşluğa taşıyıp gömüyordu ve karısı bunu fark etmemişti bile.
Bazı seri katiller ise kurbanlarını, ‘toplumu düzeltme’ iddiasıyla öldürürler. Birçoğu hayat kadınlarını ama genelde de tüm kadınları ‘kir’ olarak görürler ve dünyadan temizlenmeleri gerektiğini düşünürler. 1992-95 yılları arasında Artvin ve ilçelerinde yaşları 68 ile 95 arasında değişen 11 kişiyi öldüren ‘Artvin Canavarı’ lakaplı Adnan Çolak, cinayetlerini, ‘Bunlar zaten zamanlarını doldurmuşlar. Fazladan yaşıyorlar, kısmetimizi yiyorlar. Onları öldürerek toplumu rahatlatıyordum’ diye savunacaktı.

Seri katiller ile ilgili en tehlikeli yanılgılardan biri de onların, Hollywood filmlerindeki ‘psikopatlar’ gibi düşünülmesi. Oysa çoğu, sıradan bir komşu gibi oldukça normal görünümlü.
Birçok seri katil, içlerindeki öfkeyi ve gerçek niyetlerini gizlemeyi ustalıkla becerebildikleri için ‘dört dörtlük bukalemun’ diye anılır. Buna ‘aklıbaşındalık maskesi’ deniyor. Yine birçoğu oldukça hoşsohbet ve ikna edicidir. Ancak bu sadece kurbanlarını tuzaklarına çekmek için bir tuzaktır. Sakat veya yaralı bir insan gibi görünüp zararsız bir insan görüntüsü vererek kurbanları ile yakınlaşan Ted Bundy bunun tipik bir örneği. Günlerce takip ettiği kurbanının karşısına, elinde bir şey taşımaya çalışan hasta veya sakat bir insan gibi çıkar, elindekini arabasına kadar taşımasına yardımcı olmaya sevk ederdi. Kurban paketi arabanın içine bırakırken kafasına vurarak bayıltıp, işkence ve tecavüzle öldüreceği yere götürürdü. Yine John Wayne Gacy, sosyal etkinliklerde çocukları eğlendiren bir palyaço olduğu için ‘palyaço katil’ diye biliniyor.

Yakalaması en zor seri katiller planlı hareket edenler. Seri katil olduklarını en yakınlarındakiler bile anlamayabilir. Kimliklendirilmeleri ve yakalanmaları oldukça zor. Potansiyel kurbanlarını en az birkaç gün takip edip, kendileri için iyi bir hedef olup olmadığına karar verirler. Cinayeti çözmeye çalışan yetkililere kafa tutma duygusu da bu tiplerin motivasyonlarından biridir. Bazıları ise plansızdır. Kurbanları ise çoğunlukla yanlış zamanda yanlış yerde olan rastgele insanlardır. Delil bırakmamak için özel bir çaba içinde olmazlar. Yakalanmamak için tek tedbirleri şehir şehir dolaşmak veya ülke değiştirmek.

Onları nasıl tanırsınız?

Uzmanlar bir insanın bir seri katile dönüşmesi ihtimalini artıran bazı belirtiler olduğunda mutabık. Bu özelliklere sahip herkes seri katile dönüşmüyor ama seri katiller çoğunlukla bu özelliklere sahip insanlar arasından çıkıyor.

Amerikan Suç Müzesi arşivine göre ilk belirti, aşırı asosyal kişilik bozukluğu. Bu tür kişiler pişmanlık veya suçluluk duygusuna sahip değildir. Bu kişilik bozukluğunun diğer belirtileri ise sürekli yalan konuşmak, saldırgan yapı, sosyal normlara uyumsuzluk ve aşırı sorumsuzluk. Potansiyel seri katillerle ilgili en ortak erken sinyallerden biri de ateş yakmaya aşırı düşkünlükleri. Bütün gençler arasında ateş yakmak yaygın bir zevk olsa da psikopat olanlarda bu kundaklama sınırında bir eğilim. Potansiyel seri katilliğin bir başka erken göstergesi de hayvanlara eziyet. Seri katiller, sürekli olarak bir başkasının hayatı üzerinde tam kontrol kurma peşindedirler. Çocuk veya ilk gençlik yaşlarında üzerinde tam hakimiyet kurmaya güç yetirecekleri tek canlı hayvandır. Bundan dolayı hayvanlara işkence eder ve hatta öldürürler. Bu tür eylemlerde bulunan bir ergenin, yetişkinliğinde seri katile dönüşme riski de yüksektir.

Kurbanlarını neye göre seçiyorlar?

Seri katillerin kurbanlarını neye göre seçtiğinin kesin bir cevabı yok. Ancak en yaygın kanı, seri katillerin bir başka insan üzerinde tam bir kontrol sahibi olduğunu hissetme arzusu olduğu.

Birçok uzman, seri katillerin, hayal dünyalarında bir kurban imajı taşıdıkları konusunda mutabık. Bu kişi, ırkına, rengine, cinsiyetine, dış görünümüne veya diğer bazı özelliklerine göre katil için ‘ideal kurban’dır. Seri katillerin ‘ideal kurban’larını bulması oldukça nadirdir. Dolayısıyla kafalarındaki ideal kurbana benzeyen kurbanların peşine düşerler.
Seri katillerin, şiddetli bir hemen cinayet işleme dürtüsüne sahip oldukları şeklinde yaygın bir kanı vardır. Ancak sanıldığının aksine seri katillerin çoğu olağanüstü derecede tedbirli insanlar ve başarı şanslarını çok yüksek görmedikçe kurbanlarına yönelmezler. Bu, seri katillerin birçoğunun neden ilk kurbanlarının hayat kadınları ve evsizler olduğunu açıklayan şey. Bu insanlara saldırdıklarında çok fazla dikkat çekmeyeceklerini bilirler.

 

Türkiye'de bu haberi engelsiz paylaşmak için aşağıdaki linki kopyalayınız👇

YORUM YAZIN

Lütfen yorumunuzu yazın
Lütfen isminizi girin